YAZICI, Nevin, 1926-1956 Dönemi Türk Dis Politikasinda Musul Sorunu. CTAD, Yil 7, Sayi 14 (Güz 2011), 133-179.
Bu çalismada, 1926-1956 yillan arasinda Türk dis politikasi, Musul sorunu ekseninde, Türkiye'nin Irak ve Ortadogu böige ülkeleriyle, ïngiltere ve Bâti devletleriyle iliskileri çerçevesinde ele alinmistir. Musul Sorunu çerçevesinde sekillenen diplomatik, siyasî, ekonomik, sosyo-kültürel sorunlan belirleyen temei etken Musul petrolieri, yard Musul petro-politigidir. Çalismada sinirlandinlan tarihsel süreci belirleyen temei etken ise; Türkiye'nin Musul petrollerinde sahip oldugu haklann geçerli oldugu sürenin 1926-1956 yillanni kapsamasidir. Osmanli Devleti'nden, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne sorunlu bir miras olarak devredilen Musul petrolieri nedeniyle, 19. yüzyúdan itibaren büyük guçler arasinda egemenlik, denetim altina alma ve imtiyaz elde etme politikalan çerçevesinde büyük bir rekabet yasanmistir. Musul petrollerine yakinlik, Türkiye-Irak halklan arasindaki kültürel, dinî ve etnik ortaklik, Türkiye'ye karsi, petrolieri ele geçirmek ya da denetim altina almak isteyen ülkeler tarafindan kaos unsurlan olarak kullanilmis; bu durum, Türkiye'ye stratejik bir üstünlük saglamakla beraber Türkiye'yi gerek bölgesel, gerekse uluslararasi güclere karsi potansiyel bir hedef haline getirmistir.
Bu çalismada, Türkiye'nin 1926-1956 dönemi dis politikasina yön veren sorunlar, gerek bölgesel, gerek uluslararasi konjonktür çerçevesinde ele alinmis; sorunlann giderilmesi sürecini belirleyen ikili iüskilere ve imzalanan anlasmalara yer verilmistir.
Anahtar Sö^cükkr: Musul Sorunu, Türk Dis Politikasi, Irak, Petro-politik, 1926 Ankara Antlasmasi
YAZICI, Nevin, The Mosul Question In Turkish Foreign Policy (1926-1956). CTAD, Year 7, Issue 14 ( Fall 201 1 ), 133-179.
This study focuses on the Mosul Question in Turkish foreign policy between 1926 and 1956 within the framework of Turkey's relations with Iraq, the Middle Eastern states, England as well as the Western states. The main determinant that shapes the Mosul question is the oil, in other words the petroleum politics of Mosul. Turkey enjoyed the right of usage of the oil in Mosul between 1926 and 1956. Due to the oil resources in Mosul, the problematic heritage of the Ottomans for the Republic of Turkey, there had been a strong rivalry among the great powers for sovereignty, dominance and attainment of privileges in the region since the 19th Century. Turkey's geographical closeness to the oil resources in Mosul and the common cultural, religious and ethnic features between Turkish and Iraqi people were used as motives of provocation and chaotic atmosphere in the area by the great powers to acquire control over the oil as well as Turkey herself. Such a circumstance helped Turkey have a strategic superiority on the others whereas it also made the country a potential target for the external and internal powers. In addition, problems that Turkey challanged in her foreign policy between 1926 and 1956 are adressed within the framework of the local and international conjuncture. Moreover, this study refers to the bileteral relations and the agreements signed that served for the settlement of the disputes.
Keywords: Mosul Question, Turkish Foreign Policy, Iraq, petropolitics, Angora Treaty of 1926.
Giri§
Musul, Yukan Me20potamya'da, Dicle Nehri'nin batí kiyisinda, antik Nino va kentinin kalintilari karsisinda kurulmu§, 90.370 km2'lik yÜ2Ölcümüne sahip bir yerlesim birimidir.1 Musul, Osmanli Dönemi'nde idarî taksimat göre; 3 sancak/liva (Musul, Kerkük ve Süleymaniye), 18 ka2a, 25 nahiye ve 3 bin köyden olusmaktadrr.2 1. Dünya Savasi öncesi 350.000-400.000 civannda olan Musul Vilayeti'ndeki nüfusun yaklasik %90'ini Müslümanlar, Müslüman nüfusun %97'sini de Sünníler olusturmaktaydi. Etnik olarak, toplam nüfusun %55-60'im Kürtier, %10-15'ini Türkler, %10-15'ini Araplar, %4-5'ini Hiristiyanlar, %1-2'sini Yahudiler meydana getirmekteydi. Ancak, Ingiltere'nin bölgeye ait çikarlannin belirmesiyle birlikte yapilan nüfus sayimlannda, Arap ve Gayrimüslim nüfusun miktan abartümis, Türk ve Kürt nüfusu gerçek sayi ve oranlann çok alünda gösterilmistir.3
Dünya hâkimiyeti strate jilerinin degisimi ve en nihayet "enerji kaynaklarina hâkim olan dünyaya hâkim olur"4 fìkrine istinaden; Ortadogu, "etnisitenin bir müdahale araci olarak" en ziyade kullamldigi bir cografya olmustur. Üstelik 19. yüzyildan itibaren milliyetçilik akimlannin ve müteakiben 20. yüzyilin kimlik politikalarinin ön plana çiktigi siyasal siireç, Musul somnuna eklemlenecek "Hiristiyan unsurlar (özellikle Nesturiler / Nasturiler)", "Ermeni unsurlar" ve "Kürt unsurlar" basligi alarida sorunlan da belirlemistir. Bu durum, Musul'un banndirdigi etnik ve dinî farkkliklarin, Musul petrollerine sahip olmak isteyen bolge disi guçler tarafindan sürekli bir gerilim unsuru olarak kullanilmasina ve bu guçlerin "demokratik yapinin gelismesine hizmet" söylemiyle bölgeye müdahalelerine zemin hazirlamistir.
1926'da Türkiye-Irak sinin, büyük guçlerin isteklerine uygun olarak, uluslararasi hukuk göz ardi edilerek ve yerel toprak örgüdenmeleri dikkate alinmadan çizilmistir. Belirlenen sinir, taraflar arasinda etnik, dinî, ekonomik ve stratejik nedenlerle birtakim sorunlann yasanmasina ve sinirda istikrann saglanamamasina neden olmustur. Sininn kuzeyinde ve güneyinde mevcut etnik devamklik, sininn istikrarsizlasmasinda önemli bir etken olmustur. Diger taraftan sininn kuzeyindeki ve güneyindeki asirederin ekonomik hareketliligi de sorun olusturmaktadir. Musul Vilayeti'nin petrol kaynaklan bakimindan zengin olmasi, bölgeyi dis guçlerin ilgi odagi haline getirmekte ve bölgedeki etnik gruplann çatismasina zemin hazirlamaktadir. Sininn kuzey kismi daglik alanlardan, güney kismi, yani Musul Vilayeti, tanma elverisli alanlardan olusmaktadir. Ekonomik anlamda bir bütün olarak var olabilecek olan bölgenin ikiye aynlmasiyla; ticareti ve ulasimi engelleyen bir durum ortaya çikmistir. Sonuç olarak, sininn iki yakasindaki halkin yasamak için birbirlerine bagimli hale gelmesiyle eskiyalik ve kaçakçilik faaliyederi artmistir.5
Uzun sure Turk idaresinde kalan Musul bölgesinde yasayan insanlann pek çok özelligi, Anadolu insani ile benzerlikler tasimaktadir. Ancak bolge disi guçlerin uyguladiklari ayrimlastirma politikasi ve bölgedeki asiret düzenine dayali toplumsal yapi, giderek mevcut olan benzerlikleri ve ortakliklan çausma ve kaos sürecine tasimistir.
Türkiye ile Irak, bulunduklan cografyada birbirlerini tamamlayan ve adeta buna mecbur olan iki komsu ülkedir. Irak, Firat ve Diele gibi ortak nehirlerle Turkiye'ye bagli, Anadolu'nun tabii bir uzanüsidir. Bu durum, ayni zamanda iktisadi ve ulasim açisindan da bagimkligi beraberinde getirmis, hatta tarih boyunca da böyle olmus ve olmaya da devam edecektir.
Tarihî Sureçte Musul Petro-politigi
'Etnik, dinî ve politik farkkliklan banndirmasindan ve uç kita arasinda geçis giizergâhi üzerinde bulunmasindan dolayi tarihin her döneminde önemini koruyan Ortadogu cografyasindaki Irak topraklan, jeopolitik öneme sahiptir. Musul Vilayeti (Irak'in Kuzeyi), Irak'in kontrol edilmesini, Irak'in kontrol edilmesi, Körfez bölgesinin kontrol edilmesini, Körfez bölgesinin kontrol edilmesi ise Ortadogu'nun kontrol edilmesini saglar. Ortadogu Bölgesi, Afrika, Asya, Avrupa kitalannin kesistigi bir cografyada yer almaktadir ve bu kitalar arasi kavsak noktasi konumundadir. Bu bölgeyi kontrol etmek, Basra Körfezi'ni, Ortadogu'yu, Kafkaslan, Karadeniz'i, Orta Asya'yi ve Dogu Akdeniz'i kontrol etmek anlamini tasimaktadir."6
Irak, dünya petrol rezervlerinin yaklasik %10'unu banndirmaktadir ve bu rezervlerin %20'si kuzey Irak'ta, yani Musul Vilayeti'nde yer almaktadir. Bu bilgiden hareketle, Musul sorunu çerçevesinde sekillenen diplomatile, siyasî, ekonomik, sosyo-kültürel sorunlan belirleyen temei etkenin Musul petrolieri, yani Musul petro-politigi oldugunu söyleyebiliriz.
Musul petro-politigi, 19. yiizyildan itibaren büyük giiçler arasinda egemenlik, denetim altina alma ve imtiyaz elde etme politikalan çerçevesinde büyük bir rekabetin yasanmasina neden olmustur. Alman-Ingiliz-Hollanda-Amerikan çikarlanni temsil eden sirketler, "Bagdat Demiryolu projesi" adi altinda, demiryollannin insasi vesilesiyle petrol arama ayncaligi elde etmek üzere harekete geçmislerdir. Özellikle ïngiliz William Knox D'Arcy grubu ile Alman Deutsche Bank grubu, bu rekabetin en önemli aktörleri olmuslardir.7
II. Abdülhamit Dönemi'nde artan Alman nüfuzu, Bagdat Demiryolu'nun insasinda ve böige petrolünü ele geçirme rekabetinde ilk strada yerini alacaktir. Deutche Bank'in egemen oldugu bir sirket olan Anadolu Demiryollan Çirketi, 27 Kasim 1899'da, diger sirketleri geride birakarak, Anadolu'daki demiryollanni, Konya'dan Bagdat'a kadar uzatma ayncaligini elde etmistir. 8 1904 yilinda Anadolu Demiryollan $irketi, Osmanli Devieti ile Bagdat ve Musul vilayetlerinde petrol arama antlasmasi imzalamis; ancak sözlesme kosullanna uyulmadigi gerekçesi ile bu anlasma, II. Abdülhamit tarafindan 1906 yilinda feshedilmistir.9 Deutsche Bank'in temsil ettigi gruba, 1907'de Hollanda-ingiltere ortakligi oían Royal-Dutch / Shell grubunun da katildigini görmekteyiz. Bu sirada D'Arcy, sahibi oldugu Anglo Persian Oil Company araciligi ile petrol imtiyazlan için Osmanli Devieti ile görüsmeler yapmis ve bu görüsmeler, ÍngiÜ2 Büyükelciligi tarafindan da tarn anlamiyla destek görmüstür. Bu yansa Amiral Colby M.Chester'in10 temsil ettigi bir Amerikan grubu da, Ottoman- American Development Company adiyla katilmistir.
1908'de ittihat ve Terakki Partisi'nin iktidara gelmesiyle, Hazine-i Hassa tasarrufunda bulunan mülkler ve haklar petrol arama izni de dâhil olmak üzere Hazine-i Hassa'dan alimp, Devlet Hazinesi'ne devredilmistir. Musul ve Bagdat vilayetleri dâhilindeki petrol haklari da buna dâhil edilmistir. Osmanli Devleti'nin içinde bulundugu siyasì belirsizlik ve Amerikan rekabeti neticesinde, Avrupali sirketler ortaklik kurma yoluna gitmislerdir. Bu isbirliginin saglanmasinda Ernest Cassel'in ve C. S. Gülbenkyan'in yönetimindeki bir ingiliz bankasi olan National Bank of Turkey önemli bir rol oynamistir. National Bank of Turkey, 1911 yilinda Londra'da sermayesinin %35'i kendisine, %25'i Deutsche Bank'a, %25'i Royal-Dutch / Shell'in bir yan kurulusu olan AngloSaxon Petroleum Company'ye, %15'i Gülbenkyan'a ait olan African and Eastern Concessions Ltd. adii konsorsiyumun kurulmasina öncülük etmistir. Bu konsorsiyum, 23 Ekim 1912'de, Turkish Petroleum Company olarak adini degistirmistir. Petrolun Ingiltere donanmasi için önemini belirten 1913 tarihli ingiliz Donanma Bakanligi'nin hazirladigi rapor, ingiliz Hükümeti'ni TPC11 hisselerinin çogunu denetim altina almak için harekete geçirmistir. Böylece Gülbenkyan ve National Bank of Turkey'in hisseleri, Anglo-Persian Oñ Compan/e devredilmistir. 19 Mart 1914'te, Osmanli sadrazaminin da imzaladigi Foreign Office Anlasmasi 12 ile TPC'nin kurulusu saglanmis ve D'Arcy grubunun %50, Deutsche Bank ve Anglo-Saxon Petroleum Company'ninin %25'er pay ile katildiklan bir ortaklik haline gelmistir. 13 Bu ortaklikta Gülbenkyan'a, D'Arcy grubu ve Deutsche Bank'in hisselerinden %5 veriliyordu. 14 20 Mayis 1914'te, Anglo-Persian Oil Company'nin hisselerinin %51'i ingiltere tarafindan satin alinmis, böylece Ingiltere, hem bu sirketi, hem de TPC'yi dogrudan denetimi altina almistir.
I. Diinya Savasi sirasinda Ingiltere, Deutsche Bank'in TPC'deki %25'lik payina "thisman mal varligi" olarak el koymustur. ingiltere ve Fransa arasinda Diinya petrol anlasmasi olarak kabul edilen San Remo Anlasmasi, 20 Nisan 1920'de imzalanmistir. Bu anlasma ile Fransa'ya TPC'den %25 oraninda hisse verilmistir. Irak'in Ingiliz mandasi altinda kalmasi kaydiyla TPC veya onun yerini alacak sirketin Osmanli Devleti'nden sagladigi imtiyazlann aynen taninmasina, sirketin daima Ingiliz sermayesi kontrolünde olmasina, TPC'deki sermayenin %25 Fransa, %55 ingiltere ve %20 yerel devlet payi olarak tespitine karar verilmistir.15
I. Diinya Savasi sonunda ise ingiltere, Irak'ta manda yönetimi kurmustur. Irak'taki Ingiliz manda yönetimi, Tiirkiye'nin Turkish Petroleum Company'deki petrol imtiyazlanni belirsiz ve çatismali bir siirece tasimistir. Lozan Konferansi, 20 Kasim 1922'de baslamis, Musul ve Türkiye-Irak sinin konusu konferans giindemi disinda, ikili görüsmelerde tartisilmistir.16 ïkili görüsmelerde çoziim arayisi, 23 Ocak 1923'e kadar sürmüs, ancak bir netice elde edilememistir.17 Ülke ve Askerlik Komisyonu'nun 23 Ocak 1923 tarihli oturumunda Musul sorunu ele alinmistir. Bu oturumda Ismet Pasa, Tiirkiye'nin, Musul'u bir baska devlete birakmak istemeyisinin sebeplerini; etnik, siyasî, tarihî, askerí ve ekonomik acidan anlatmis ve íngiliz tezini temellendiren gerekçelerin yetersizligini ortaya koymustur.18
Lozan görüsmelerinde, taraflann konu hakkinda farkli cözüm önerileri ileri sürmesi, süreci kesintiye ugratmistir. 19 Konferansin resmí oturumlan son bulmussa da, diplomatik görüsmeleri sürdüren ísmet Pasa, Sovyet Rusya'nin olasi bir savasta Türkiye'nin yaninda yer almayacagini ve ítilaf Devlederi'nin, Musul'un konferans disi birakilmasi yönündeki tavsiyelerini de dikkate alarak; Ankara Hükümeti'ne, bansa ulasabilmek için Musul konusunda íngilizler ile mudaka uzlasúmasi gerektigini bildirmistir. Ankara Hükümeti'nin tavn, uzlasi yönünde degismis ve Ismet Pasa, Lord Curzon ile 4 Cubati 923 tarihinde bir araya gelmis ve görüsmelerde; "Musul'un bir yú içinde taraflar arasinda cözüme kavusturulmasi ve basanli olunamazsa meselenin Milleder Cemiyeti'ne sevk edilmesi karan" taraflarca kabul edilmistir. Ismet Pasa'run imzasiyla konferansa katilan devlederin disisleri bakanlanna hitaben kaleme aliñan 8 Mart 1923 tarihli nota ve bans antlasmasi tasansiyla, Musul, konferans programindan çikanlmistir.20
Lozan Konferansi'nin ikinci tur görüsmeleri 23 Nisan 1923'te baslamis, ingiltere'yi bu turda temsil eden Horace Rumbold, 8 Mart 1923 tarihli andasma taslaginda birtakim degisiklikler talep etmistir. Türkiye'nin kabul ettigi bu degisikliklerle; Milleder Cemiyeti Konseyi'nin statüsü, uzlastirma komisyonu düzeyinden hakem düzeyine yükseltilmis, ikili görüsmelerin süresi 12 ay dan, 9 aya indirilmis, ikili görüsmelerin baslangiç tarihi, Anlasma'nin yürürlüge girecegi tarihten; Istanbul ve Dogu Trakya'nin bosalülacagí tarihe çekilmistir.21
Türkiye ile íngiltere arasinda cözüm arayislan devam ederken, ABDíngiltere arasinda Musul petrolieri üzerindeki rekabet yogunlasmistir. 1 Çubat 1923'te, ABD'den, Lord Curzon'a gelen yazida söyle denilmektedir; "Íngiliz Hükümeti'nin Turk Petrol Çirketi'nin Osmanli Devleti'nden elde ettigi petrol imtiyazlannin geçerli oldugu seklindeki açiklamasinin kabul edilmeyecegi, imtiyazlann geçersiz oldugu ve konunun gerekirse bir hakeme götürülecegi...". Aynca, ABD, Íngiliz Hükümeti'ne Mezopotamya petrolüne iliskin yapilan düzenlemelerin, "açik kapi" ilkesine aykin oldugunu bildiren sert notalar verecektir. Diger taraftan, II . Abdülhamid'in varislerinin petrol imtiya2larinin savunulmasi konusunda, ingiltere, Fransa ve ABD arasinda ciddî bir rekabet yasanmistir.22
Lo2an'da birinci tur görüsmelerin kesildigi dönemde, Ocak 1923'ten itibaren TBMM komisyonlannda incelenmekte olan Chester Projesi, 9 Nisan 1923'te, "Çarkî Anadolu Demiryollan'na Dair Kanun" adiyla onaylanmistir. Böylece Türkiye, Musul meselesine karsi güclü bir ittifak için adim atmistir. Ancak, pro je yürürlüge girmeyecek ve ABD Hükümeti'nce de destek gprmeyecektir.23
Ingiltere ile Türkiye arasinda, Musul meselesi ile ilgili ikili görüsme, 1 9 Mayis 1924'te, istanbul'da Haliç Konferansi adi altinda baslamistir. 24 Konferansta, Turkiye'yi Ali Fethi Okyar temsil etmis ve Lo2an'da Ismet Pasa'nin öne sürdügü te2ler yinelenmistir. ïngiltere'yi temsil eden Sir Percy Cox ise, meselenin Musul ile sinirli olmadigini, Türkiye-Irak sininni tarif ederken, Hakkâri ilinin Beytiissebap, Çolemerik (Hakkâri il merke2Ìnin eski adi) ve Revandu2 ka2alannin da Nasturi25 yurdu olarak Irak'a terk edilmesini istemistir. Ingiltere, Türkiye'nin Musul Vilayeti'nde referandum yapiknasi önerisini reddetmistir. Konferans, 5 Ha2iran'da sonuca ulasamadan dagilmistir.26
Ingiltere, Lo2an Antiasmasi'ni, 6 Agustos 1924'te onaylamis ve Musul meselesinin cÖ2Ümü için Muletier Cemiyeti'ne basvuruda bulunmustur.27 Musul meselesinin Muletier Cemiyeti'ne tasindigi giinun ertesinde, yani 7 Agustos 1 924'te, Hakkari'de, Musul Vilayeti'nin olasi bir Turk Ordusu tarafindan isgalini engellemek amaciyla ve Nasturilere baski yapildigi seklindeki ÌngilÌ2 te2Ìni desteklemek Ü2ere, Nasturi ïsyani çikanlmistir.28
Muletier Cemiyeti Musul Arastirma Komisyonu 29 , 11 $ubat 1925'te çalismalanna baslamis, iki giin sonra, 13 Çubat 1925'te, Çeyh Sait ïsyani çikmistir. Komisyonun Musul'daki incelemeleri, bu isyanin gölgesinde gerçeklesmis, $eyh Sait Isyani, Musul'un, ÌngilÌ2 mandasi altindaki Irak'a birakilmasini kolaylastirmistir.30
Bu arada, Musul'un statüsü henÜ2 belirlenmemis olmasina ragmen, Irak Hükümeti, 14 Mart 1925'te, TPC (Turk Petrol §irketi)'ye, 75 yd sürecek petrol ayncaliklan tanimistir.
Muletier Cemiyeti Musul Arastirma Komisyonu, Turkiye-Irak sinin hakkindaki karanni, 14 Aralik 1925'te açiklamistir. Komisyonun raporuna göre; Musul'daki Araplann büyük bir kismi Türkiye'ye katilma ar2usu içindedir ve Kürt esrafi ve ayani olmasa bile Kürt halkinin büyük çogunlugu da Türkiye yanlisidir. Musul'daki Türklerin tutumu 2aten belliydi. Hiristiyan ve Ye2Ìdiler is e Irak'tan yanaydi.31 Ö2etie, rapor, Musul'un ekonomik acidan Irak'a, siyasì acidan Türkiye'ye baglanmasi gerektigini belirtmekte, halkin egiliminde 2aman 2aman meydana gelen degiskenlik sebebiyle de Musul'un taksimini önermekteydi.32
Milletier Cemiyeti Konseyi, raporu esas alarak, Briiksel Hatti'mn33 ku2eyini Türkiye'ye, güneyini Irak'a birakmisti.34 Yard, Musul Vilayeti, Irak'a birakilmis ve ingiltere'nin Irak'taki manda rejiminin süresi 25 yila U2atilmistir. Bunun yani sira, ÌngilÌ2 Hükümeti, bölgedeki Kürt halkini koruyacak idarî önlemler alacakti.35 Ingiltere, Irak ile 13 Ocak 1926'da, geçerlilik süresi 25 yil olmak Ü2ere bir antiasma yapmis ve Türkiye ile ikili görüsmelere baslamistir.
Bu sürecte, Türkiye'nin tarn bir siyasî yalni2lik içinde olmasi, Sovyet Rusya'nin tarafsi2 tutumu, Italya ve Fransa'nin Türkiye Ü2erindeki artan basküan, Türkiye'nin ingiltere ile U2lasma sürecini hi2landirmistir. U2un süren pa2arlik sürecinin sonunda, Türkiye-Irak Sinin ve íyi Komsuluk íliskileri Antiasmasi; 5 Ha2Íran 1926'da Ankara'da im2alanmistir.36
Ankara Andasmasi ile Türkiye-Irak siniri belirlenmis ve Musul petrollerinden Türkiye'ye 25 yil boyunca %10 hisse ödenmesi kararlastinlmistir. Anlasmaya koydugu ek bir protokolle Ingiltere, petrol hisseleri karsiliginda Türkiye'ye 500 bin pound ödemeyi teklif etmistir. Ancak Türkiye, 500 bin poundluk öneriyi kabul etmemis, Musul petrollerinden 25 yil süreyle %10 hisse almayi sürdürmüstür.37
Türkiye'nin Musul petrollerinde sahip oldugu imtiya2lann 25 yillik süresinin, 1926 yüinda baslamasi halinde, 1951 'de bitmesi gerekmektedir. Oysa Türkiye'ye bu imtiya2lardan dolayi ilk Ödeme 1931 yüinda baslamistir ve 25 yillik sürenin 1 956'da son bulmasi gerekmektedir.38
Türkiye bu sürecte pétrolier Ü2erinde sahip oldugu hisseyi hakkiyla alabilmis degildir. Bunun nedenleri; haklann zaman asimina ugraülma çabasi, petrol üretiminin düsük gösterilmesi ve Türkiye'nin petro-politik süreci dogru yönetememesi olarak siralanabilir.39 Bu çerçevede, Musul petro-politigi, 19261 956 dönemi Türk dis politikasini belirlemis ve yön vermistir.
Turk Di§ Politikasinda Musul Sorunu (1926-1956)
1926-1956 dönemi Turk dis politikasinda, Türkiye'nin Irak ve Ortadogu ülkeleriyle, ingiltere ve Batí devlederiyle iliskilerinin merkezinde Musul sorunu yer almaktadir. Bu dönem, Atatürk Dönemi, Inönü Dönemi ve Demokrat Parti Dönemi olarak üc bölümde ele alinacaktir.
Atatürk Dönemi Türk Di§ Politikasi ve Musul Sorunu (1926-1938)
Atatürk Dönemi Türk dis politikasini, yeni Türk Devleti'nin ulusal-üniterbagimsiz yapisinin korunmasina hizmet etmek kaydiyla, Lozan dengesinin sürdürülmesi ve uluslararasi konjonktürdeki gelismeler çerçevesinde Misak-i Milli sinirlanna ulasmak olarak tammlayabiliriz.
Bu dönemde, Türkiye, uluslararasi alandaki tum gelismelerle ilgilenmekle beraber, esas olarak, Lozan'dan kalan bazi pürüzlerin cözümüyle ugrasmisür. Özellikle Musul sorununun cözümü, Türkiye -ingiltere iliskilerinin ve dolayisiyla Türkiye'nin Bau ile iliskilerinin gelismesinde belirleyici olmustur.
Türkiye'nin Musul Vilayeti üzerindeki haklanndan vazgeçmek zorunda kalmasini belirleyen temei etken, Musul'daki petrol rezervleri ve Türkiye'nin meselenin cözümü sürecinde yasadigi siyasi yalnizliktir.
Musul bunaliminin devam ettigi siirecte, Italya, Yunanistan ve Yugoslavya'nin uygun bir zamanda Türkiye'ye karsi birlikte harekete geçmeyi tasarladiklan bugisi Atina'daki Ingiliz Büyükelciligi'ne gelen 23 Mart 1 926 tarihli raporda söyle yer almaktadir; "Yunanistan Dogu Trakya'yi alacak, Italya Anadolu' da serbest kalacak, Yugoslavia Arnavutluk 'u ilhak edecektir."40
Musul sorunu, Fransa-Turkiye iliskilerini de olumsuz etkilemis; Fransa, sorun cözümlenmeden Türkiye ile imzaladigi 30 Mayis 1 926 tarihli Dosti.uk ve iyi Komsuluk Antiasmasini onaylamamistir. 41 Tiirkiye'nin Milli Mücadele döneminden beri en güclü müttefiki oían Rusya ile arasinda imzalanan 17 Aralik 1925 tarihli antiasma dahi Türkiye'yi uluslararasi yalnizliktan kurtarmaya yetmemistir.42
Musul sorununun taraflar arasinda cözüme kavusturulmasiyla beraber, Türkiye'nin Batí ile iyi komsuluk iliskilerini gelistirmesi ve isbirligine girmesi mümkün olmustur. Diger taraftan, Atatürk, Türkiye-Irak ikili iliskilerinin kurulmasi ve giiney sinirlannin güvenli hale getirilmesi için gerekli görüsmeleri de baslatmistir. Türkiye-Irak Sinin ve Iyi Komsuluk Iliskileri Andasmasi; Türkiye, Ingiltere ve Irak arasinda 5 Haziran 1926'da Ankara'da imzalanmistir. Bu anlasma ile Türkiye-Irak sinin belirlenmis; Türkiye, Musul Vilayeti üzerindeki haklanndan vazgeçmis ve Musul petrollerinden Türkiye'ye 25 yil boyunca %10 hisse ödenmesi kararlastirilmistir.
Amiral Frederick Field komutasindaki ïngiliz fllosunun, Ekim 1929'da Türkiye'ye gelmesiyle, Turk-ïngiliz iliskilerinin iyilesme süreci baslamistir. ingiltere'nin Ankara Büyükelcisi Sir Hudge Knatchbull-Hugessen anilannda, Türk-ingiliz yakinlasmasim, Mustafa Kemal'in karan olarak degerlendirmektedir ,43
1930'lu yillar, Ingiltere-Türkiye iliskilerinde ekonomik ve siyasal alanda ittifaklann kuruldugu bir dönemi baslatmistir. 1932 yihnda Türkiye'nin Muletier Cemiyeti'ne üye olmasi, tum devletierle oldugu gibi, Ingiltere ile oían iliskilerde de yeni gelismelere olanak saglamistir.
Ingiltere, Ortadogu ve Akdeniz giivenligi için bir tendit olarak algiladigi Rusya'dan uzak, bir Turkiye-ingiltere dostiugunu tesis etmeye çalismistir. Türkiye'yi bölgenin güvenligi ve istikrari için teminat olarak gören ingiltere, Türkiye'yi ekonomik ve siyasî ittifaklarla kusatacak bir politika izlemistir. Bunun için 1 930'lardan itibaren Türkiye ile Ingiltere ticari ittifak ve kredi andasmalan imzalamistir. Diger taraftan ingiltere, Italya'nin Akdeniz'de artan faaliyederine karsi Türkiye'nin de yer aldigi Akdeniz ittifakini olusturmus; Montrö Bogazlar Sözlesmesi ile Bogazlarin Türk egemenligine birakilmasinda destekleyici bir rol üsdenmistir.44
Türkiye-Irak Yakinla§masi ve îkiK Anla§malar
Musul Vilayeü'nin Türkiye toprak bütünlügü disinda kalmasi, Türkiye tarafindan petrol bakimindan zengin ve verimli topraklan yitirmek olarak degil; vatan topragini kaybetmek olarak algilanmistir. Bu nedenle, 1926 Ankara Andasmasi sonrasi, basinda yer alan en dikkat çekici mannet ise su olmustur: "Musul kaybetügimiz degil, kurtaramadigimiz bir vatan parçasidir!"45
Türkiye, Musul üzerindeki hukuk ve unvanlanndan müstakil Irak hükümeü lehine feragat etmistir.46 Ancak, Irak, Milleder Cemiyeti karanyla, Ingiliz manda yönetimine birakümistir. Ingiltere, manda yönetimi alündaki Irak'i, Türkiye'nin islamcilik ideolojisiyle yeniden ele geçirecegi endisesini tasimis; bu endiseyle Türkiye-Irak arasinda bir "ötekilestirme" politikasi uygulamistir. Bu politikanin araci ise, Türkiye-Irak sorunlanni canil tutarak bir Türkiye korkusu yaratmak olmustur.
1932'de, Irak, Milleder Cemiyeü'ne üye olmus ve bagimsizligini kazanmissa da, ingiltere'nin Irak'ta sahip oldugu imtiyazlar ve yaptinmlar, tarn bagimsiz ve tarafsiz bir Irak Devleü'nin varligina imkân tanimamistir.47 Bu nedenle Türkirak iliskilerini, Ingiltere'den bagimsiz olarak düsünmek ve gelistirmek pek mümkün olmamistir.
Mustafa Kemal, bu durumu söyle ifade etmektedir; "Irak'ta Ingili^lerin muâmelâti, ahâli-i îslâmiyeyi fevkalâde dilgir etmi§ oldu. ??? kendileriyle temâs aramadan evvel onlar bimmle temâs aradi, eskisi gibi Osmanli memlekeünin bir cüsgi olmayi kabul ettiler. Fakat bi^ otilara karst; kendi dâhilini^de, kendi kuvvâni^la, kendi mevcûdiyetini^le istikbâlini^i temine çalistm^. ??? de her seyden ewel istikbâlimi^n temînine çalv§iyoru%. Ondan sonra birle§memi^ için hiçbir mâni kalma^.48
Atatürk döneminde, Türkiye-Irak arasinda üst dÜ2ey iliskiler 1927 yilinda baslamistir. Ilk adimi, Irak Krali Faysal atmis ve 3 Kasim 1927 tarihinde, Türkiye'nin Londra Büyükelcisi Ahmet Ferit Tek araciligiyla, Türkiye'ye dosduk mesaji göndermistir. 1928 yilinda ise Kral Faysal, eski bir Osmanli subayi olan ve Atatürk'le yakindan tanisan Sabih Nasat Bey'i, Türkiye'ye elçi olarak atamistir. Ertesi yil Tahir Lütfi Tokay, ilk Türk Elçisi olarak Bagdat'a atanmistir.49
Türkiye-Irak arasinda diplomatik dÜ2eyde baslayan iliskileri, dosduk ve ittifak görüsmeleri takip etmistir. Kral Faysal, Ankara'yi 2iyaret ederek; Ga2i Mustafa Kemal Atatürk'e saygilarini sunmak istegini, Türkiye Elçisi Tahir Lütfi Bey araciligi ile iletmistir. 15 Aralik 1930 tarihinde, bu istek, Ankara'ya bildiriknisse de beklenen davet hemen gelmemistir. Ankara, Irak'a bira2 mesafeli bir tutum takinmayi yeglemistir. Bunun Ü2erine Kral Faysal, 25 Mayis 1931 'de, Türkiye Elçisi Tahir Lütfi Bey'le bir görüsme yaparak; Ku2ey Irak' ta Bar2ani asiretinden ve ÍngiÜ2lerden sikintilan oldugunu anlatmis ve Ankara'ya gelip, Ga2Ì Ha2rederinin elini öpmek istedigini bildirmistir. Elçi, ertesi gün, bu görüsmeyi, Ankara'ya rapor etmistir.50 Bu rapor Ü2erine Atatürk, Kral Faysal'a kollarini açmistir. 51 6-7 Temmuz 1931 tarihleri arasinda Türkiye'ye gerçeklestirdigi 2iyarette Kral Faysal, adeta Ö2el bir konuk, kardes bir devlet baskani olarak agirlanmistir.
Kral Faysal'in 2Ìyareti sonrasinda, Ankara'nin 8 Temmuz 1931 tarihinde yayinladigi resmi tebligde su ifadeler yer almistir; ". ..iki devlet arasinL· vukû' bulan ternas ve mulâkâtlarda iki memleketin iktisâdî miinâsebetlen ve tarafeyn tebaasinin digerinin iilkesinde ikâmet §erâ'iti hakkinda fikir te'âtîsi yapilmi^, Türkiye ile Irak arasinda Ikâmet ve Ticâret Mukâvelenâmesi 'akdi ¿fin hemen mu\âkerelere giri§ilmesi husûsunda ittifâk hâsil olmupur. Hudûdun emniyet ve asâyi§ini temîn husûsunda hudûdun iki tarafin dajekdigeri 'aleyhine harekete ve te§ebbüse musa' ade etmemek esâsinin dikkatle ve sebâtla takîbi teyît edilmipir. Türk-Irak dostlugunun geli^mesi, Irak Kralimn Ankara' da Atatürk'le kucaklasmasi, Irak Türkien için de y ararli olmu§tur. Bu olumlu ortamda Irakli soyda§lanmi^ ¿fin de haklar ve ka^animlar sag/anmi§tzr".52
Türk-Irak iliskileri, Atatürk'ün "kardeslik ve dosduk" temelinde izledigi siyasede büyük bir gelisme göstermistir. Türkiye'nin rehberliginde, karsilikli isbirligi içinde ortak bir siyaset izlenmistir.53 Irak, pek çok alanda Tiirkiye'yi bir model olarak benimsemistir. Özellikle, Türkiye'nin "millî iktisat" politikasi, Irak basininda, kamuoyuna ideal bir örnek olarak sunulmustur. 54 Türkiye-Irak arasinda gelisen dosduk atmosferi, taraflar arasinda ayncalikli bir ticarî anlasma yapma zerninini saglamistir.55 Türkiye ile Irak arasinda yürütülen müzakereler neticesinde, gerek sinir asayisinin saglanmasi, gerekse karsilikli hukukî ve ticarî isbirliginin olusturulmasi amaciyla 9-10 Ocak 1932'de, "Ticâret, Ikâmet ve ladei Mucrimîn Muâhedesi" imzalanmistir.56
Türkiye, 1930 sonrasi degisen dünya konjonktürüne (?. Dünya Savasi öncesi) paralel olarak, Ortadogu denkleminde etkili bir aktör olmak üzere yerini alacakür. Sadabat Pakü bunun ifadesidir. Bu paktin imzalanmasinda iki temei neden vardir; birincisi, sinir sorunlannin kalici biçimde cözülmesi istegi; ikincisi de; ülkelerin bagimsizlik ve egemenliklerini vurgulama istegidir. Aynca italya'nin, Habesistan'a saldirmasiyla, Dogu Akdeniz'de ortaya çikan Italyan tehlikesi de bir nedendir. Italya'nin saldirgan tutumuyla, Ortadogu'nun kritik bir hale gedigini, Türkiye ile birlikte, diger Dogu devletleri de fark etmisler ve Ortadogu'ya yönelmis olan Italyan tehdidi için ortak bir savunma sistemi kurmanin zorunlu olduguna inanmislardir.57
iran'in girisimleri üzerine 2 Ekiml935 tarihinde Cenevre'de, Türkiye, Iran ve Irak üclü bir anlasma parafe etmislerdir. Bu anlasmaya, 1935 yüi Kasim ayinda, Afganistan da katilmayi kabul ettigini bildirmistir. 1935 yili, Kasim ayinda Afganistan'in kaülmasiyla dort ülkenin üzerinde anlasmis oldugu bu metnin, "pakta" dönüstürülmesi uzun bir zaman almistir. Bunun nedeni ise Iran ile Irak arasindaki sinir uyusmazligidir. Iran hükümeti, Irak'la sinir konusunda anlasmaya vanncaya kadar, Paktin imzalanmasinin ertelenmesi gerektigini Türk hükümetine bildirmistir. Paktin imzalanmasini isteyen ve bu konuda çaba sarf eden Türkiye, Iran ile Irak arasindaki sinir uyusmazligi konusunda ara buluculuk görevi üstlenmistir. Bunun üzerine Iran ile Irak arasinda 4 Temmuz 1937'de "Iran-Irak Sinir Antlasmasi" imzalanmistir. 58 Iran ile Irak arasindaki sinir anlasmazliginin giderilmesi üzerine Iran, Irak, Afganistan ve Türkiye arasinda 8 Temmuz 1937'de Sadabat Pakti imzalanmistir.59
Bu pakt, çesitli bakimlardan önemlidir. Iran, Irak, Afganistan ve Türkiye, Sadabat Pakti ile karsilikli olarak, birbirlerinin iç islerine kesinlikle kansmamayi, uluslararasi anlasma2liklarda birbirleriyle danismalarda bulunmayi, birbirlerine tek veya baska devletlerle birlikte herhangi bir saldinda bulunmamayi yükümlenmislerdir. Bir saldiri durumunda, saldinya ugrayan devletin kendini savunmak için önlemler almasi dogal sayilmis; ancak sorunun Milleder Cemiyeti Konseyi'ne sunulmasi öngörülmüstür. Paktin en önemli niteligi, Kürt isyanlanna karsi alinacak ortak tedbirleri öngörmüs olmasidir. Sadabat Pakti, IL Dünya Savasi öncesinde, bölgenin sahip oldugu petrol re2ervleri dikkate alindiginda, Alman ve Italyan yayilmaciligina karsi bölgesel güvenlik ittifaki olarak ortaya çikmis; ayni 2amanda da, ingiltere ve Sovyet Rusya'nin bölgedeki rekabetine karsi güvenlik kanadi olusturulmustur.
Ingiltere Musul'da Konsolosluk Kurmak Istiyor
Türkiye'nin, Bagdat'ta, Türk Konsoloslugu'nun kurulmasi yönünde hazirliklan baslattigi strada, ingiltere, Musul'da da konsolosluk kurulmasi yönünde bir tasanyi gündeme getirmistir. Türkiye ise "istenmeyen politik sonuçlann ve meydana gelecek süphelerin" farkinda bir tutum sergileyerek, bu tasanya sicak bakmamistir.60 Anlasüan Ingiltere, Musul'u, Osmanli idaresinde oldugu gibi ayn bir eyalet dÜ2eninde yapilandirmak istemis, Türkiye ise Musul'u Irak'in ulke bütünlügü içinde görmüstür.
Türkiye-Irak Daimî Hudut Komisyonu Toplantilan
Irak-Türkiye sinin, 331 km. U2unlugunda olup; bu sininn 107 km 'si nehirlerin ve derelerin ortasindan, 224 km'si ise daglik ara2Ínin güney ucundan geçmektedir. 61 Sininn ba2i yerlerde, 2.000-3.000 metre yükseklikten ve hayli 2orlu daglardan geçmesi, sininn korunmasini güclestiren cograti faktördür.
Ankara Anlasma'sina göre; Türk-Irak sinin, Milleder Cemiyeü'nin 29 Ekim 1924'te saptadigi "Brüksel Hatti" olacaktir. Belirlenen sininn her iki tarafinda, 75'er kilometrelik alanda, yagmacilik ve eskiyaligin önlenmesi amaciyla isbirligi yapüacak; bölgede ele geçirilen suçlular iade edileeektir. Her iki ulke de simr bölgesinde diger ulke karsiti propaganda ve örgüdenmeye Ì2in vermeyecektir. Taraflar arasinda ortak bir simr komisyonu olusturulacak; bu komisyon simr sorunlanni görüsmek Ü2ere en a2 alti ayda bir toplanacaktir. Türkiye ve Irak, suçlularin karsilikli iadesi için andasma yapmak Ü2ere görüsmelere baslayacakür. Irak, antlasmanin im2alanmasindan önce Tiirkiye yanlisi tutumunu açikça ifade edenleri tedirgin etmeyecek ve onlara af çikaracaktir.
Türk-Irak sinin, büyük ölcüde ïngiltere'nin istedigj. biçimde ve Milletier Cemiyeti'nin aldigi karara paralel olarak düzenlenmistir. Bu sininn kesin oldugu ve taraflann degistirmeye yönelik her tur girisimden kaçinmasi gerektigi öngörülmüs; Tiirkiye 'nin ileride Irak'a karsi herhangi bir harekette bulunmasinin önü alinmistir. Aynca, Tiirkiye, Musul Tiirkleri için a2inlik haklan elde edememis; bu konuda israrli olmayisinin ardinda, Lo2an'da kabul etmedigi "Turkiye Kiirtieri" için a2inlik statiisii meselesinin tekrar giindeme gelmesinden duydugu çekince yer almistir.62
5 Ha2iran 1926 Ankara Anlasmasi kararlanna göre olusturulan Daimî Hudut Komisyonu çalismalanna devam etmis; meydana gelen sorunlann önemli bir kismi karsilikli isbirligi ile cÖ2Üme kavusturulmustur. Türkiye-Irak Daimî Hudut Komisyonu tutanaklan ve îngiliz belgeleri dikkate akndiginda, sininn diizenlenmesinde ve meydana gelen sorunlann asilmasi siirecinde taraflarin farkli yaklasimlar sergiledigi görülmektedir.
Türkiye-Irak Daimî Hudut Komisyonu toplantilannda, Tiirkiye'nin talepleri, daha ziyade sinir ihlallerinin önlenmesi ve Türkiye aleyhinde propagandanin yapilmamasi çerçevesinde sekillenmistir. Nasturiler, Ermeniler ve Kiirtler tarafindan gerçeklestirilen sinir ihlalleri ve sirur bölgesinde meydana gelen isyanlann önlenmesine yönelik gerekli tedbirlerin alinmamasi; hatta bu unsurlann Tiirkiye'ye karsi kiskirtilmasi, Tiirkiye'nin israrla iizerinde durdugu sorunlar olmustur. Özellikle goçebe asiretlerin iskâni ve mevsimlik mobilizasyonu63 sirasinda meydan gelen olaylan, Türkiye tek basina kontrol altina almakta zorlanmistir. M Türkiye, Ingiltere tarafindan sinir bölgesinde görevlendirilen yetkililerin; Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren asiret liderlerinden seçilmis olmasindan rahatsizdir ve degistirilmeleri için talepte bulunmus; aynca sinir bölgesinde yer alan asiretlerin silahsizlandinlmasini istemistir.65
Türkiye-Irak Daimî Hudut Komisyonu toplantilannda Ingiltere temsilcisi, Türkiye-Irak sinirinin belirlenmesinde Irak hükümetinin uzlasici ve gereken tavizleri vermeye hazir bir tutum sergilemesine karsin; Türkiye'nin uzlasmaya uzak, inatçi ve süpheci bir tavir takinmasindan dolayi, sinir düzenlemesinde bazi köylerin ve halkin magdur olduguna dikkati çekmektedir. Ingiltere, Turk Hükümeti'nin yerel halka ve yabancilara karsi uyguladigi zorlayici ve kisitlayici önlemlerin, Musul ve Türkiye'nin dogu bölgelerinin geleneksel iliskilerini ve ticarì faaliyetlerini engelledigi için elestirmektedir.66
Atatürk Dönemi Di§ Politikasinda Kürt Sorunu
Musul sorununun ortaya çikisini, gelisimini, cÖ2Üm sürecini ve günümÜ2de de varligini sürdüren boyudanni, Kürt meselesinden bagimsi2 düsünmek mümkün degildir. 1926-1932 döneminde, yard Irak'in bagimsi2liga geçis sürecinde, meydana gelen Kürt isyanlan, böige devlederinin istikrarini ve sinir güvenligini tehdit etmisse de bu durumdan en çok etkilenen Irak ve Türkiye olmustur.
Türkiye'nin hakli olarak süpheyle yaklastigi ingiltere, Ankara Andasmasi'nin im2alanmasini takiben, "Kürderle isbirligi içinde olmayacagina, sinir güvenliginin saglanacagina dair Türkiye'ye giivence vermis" ve bu yönde açiklamalarda bulunmustur. 67 Fakat Sovyet Rusya, Ingiltere'den farkli düsünmektedir. Rus basininda yer alan bir habere göre; 'Musul, Me^opotamya'dan Iran, Karadeni^ve Ha^ar Deni^'ne giden yollara hâkimdir. Musul, Kürt nüfusuyla Iran ve Türkiye'ye karst silah olarak kullanilabilecektirr 68 Diger bir ifade ile Ankara Andasmasi'yla olusturulan Türkiye-Irak sinir dÜ2enlemesi, Kürt meselesini, Iran ve Türkiye için bir tehdit unsuru haline getirmistir. Üstelik Rusya da, Iran Ü2erinde nüfti2 kurmak için Kürt asirederini kiskirtmis ve sorunun devamliliginda önemli rol oynamistir. Kürt meselesi, Türkiye-Iran arasinda sinir gemimi ve çatismalanm da beraberinde getirmis ve Türkiye, 22 Nisan 1926'da Iran 'la Dosduk ve Güvenlik Andasmasi im2alayarak sorunu, karsilikli isbirligi çerçevesinde kontrol altina almaya çalismistir.69
ingiltere, Irak'in toprak bütünlügünü kendi çikarlan açisindan istemekte ve desteklemektedir. Irak Yüksek Komiseri Sir Henry Dobbs, 21 Kasim 1926 tarihinde Irak Hükümeti'nin Kürt politikasi konusunda Türkiye'nin endiselerini gidermek üzere, Disisleri Bakani Tevfik Rüstü Aras ile bir görüsme gerçeklestirmistir. Bu görüsmede; Irak yönetiminin "Kürdere yönelik her türlü otonominin karsisinda olduguna" dikkat çekilmistir.70 Diger taraftan, Türkiye sinirinda Kürt mülteciler sorunu71 yasanmaktadir ve Türkiye-Irak sinin stabil degildir. Türkiye'nin kabul etmedigi mülteci Kürt gruplan Iran'a siginmistir. Mültecilerin silahsizlanmalanni saglamak için Iran askeri makamlan ve ingiltere'nin Tahran'daki temsilciligi arasinda mutabakat saglanmistir.
Irak Yüksek Komiseri Dobbs, Türkiye'nin kendi güvenligi için aldigi önlemlerin, Kürt sommimi tirmandiracagi ve Türkiye-Irak, Türkiye-Iran iliskileri açisindan da olumsuz sonuçlara yol açacagi endisesini tasimaktadir.72 Hâlbuki Türkiye, Dogu ve Güney Dogu sinirinda ciddí güvenlik sorunlan yasamaktadir ve bu sorunun miman ise Ingiltere'dir. 1925-1938 yillan arasinda, Türkiye'nin Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgelerinde isyanlar meydana gelmistir. 73 1925-1930 yillan arasinda meydana gelen isyanlar, §eyh Said isyani'nin "artçi isyanlan" niteliginde seyretmistir. Bu isyanlann önemli bir kismi, féodal nitelikli ve geleneksel yapinin merkezî otoriteye karsi direnç harekederidir. 1930-1938 yillan arasinda meydana gelen isyanlan ise, Irak'taki ingiliz manda yönetimine karsi gerçeklestirilen Kürt isyanlanyla paralel degerlendirmek gerekmektedir.
Ingiltere ve Irak arasinda imzalanan ve iki yil içinde Irak'in bagimsizligini tamyacak olan 30 Haziran 1930 tarihli andasma, beklenenin aksine Kürdere özerkük saglayan düzenlemelere yer vermemistir. Irak'taki Kürt asirederinin hem Irak'i, hem de Türkiye'yi hedef alan isyanlar çikarmasina sebep olmustur. Irak yönetimine karsi, Çeyh Mahmut Berzenci öncülügünde ve bazi asirederin de destegiyle isyan çikmistir.74 Irak, ayaklanmayi bastirmis ve Çeyh Mahmud Berzenci'yi Nasiriye'ye sürgüne göndermistir. Bundan sonra, bölgede Kürtcülük faaliyetleri $eyh Ahmet Barzani ve aile fertleri tarafindan sürdürülmüstür.75 Bu dönemde, Türkiye'nin Dogu ve Güney Dogusu'nda meydana gelen isyanlar içinde, 6 Temmuz-10 Ekim 1930 tarihleri arasinda gerçeklesen Oramar Isyani, Irak'taki siyasî Kürt faaliyetinin bölgeye uzanmasini bütün çiplakligiyla ortaya koymustur. Isyan sirasinda, $eyh Ahmet Barzani 500 kisilik bir grup ile Irak sininni asarak Oramar'in dogusundaki Cat Dagi'na gelmis ve Oramar'daki askeri kislaya saldirmistir. Bölgedeki asirederin güvenlik güclerinin yaninda yer almalanyla eylemcilerin çogu, Irak, Suriye ve Iran'a kaçmislardir. Bölgedeki diger terörisderin ele geçirilmesi, Barzani'nin, Oramar, Herki ve Eruh bölgelerindeki etkisi nedeniyle gecikerek tamamlanmistir.76
$eyh Ahmet Barzani, 1931 'de Irak yönetimini tanimadigini ilan ederek, kardesi Molla Mustafa Barzani ile beraber Irak Hükümeti'ne karsi silahli faaliyette bulunmustur. Barzani, Irak yönetiminden gördügü baski üzerine Türkiye'ye siginmak istemis; Türkiye, bu istegi reddetmistir. 77 Öte yandan Türkiye ile Irak arasinda Ocak 1932'de imzalanan "Iâde-i Mucrimîn Muâhedesi" ile asirederin ve Kürderin sinir ihlallerini kontrol altinda tutmak için gerekli önlemleri almak üzere ortak hareket edilmesi karan alinmistir.
îngiltere ve Irak arasinda 30 Mayis 1932'de imzalanan andasmayla, Irak'ta manda rejimi son bulmus ve Irak, Milleder Cemiyeti'ne girmistir. Bu anlasma, Kürdere ve diger azinliklara önemli haklar tanimistir. Ancak bu haklann tam olarak uygulanmamasi, Kürt hareketini tatmin etmemistir. Bunun üzerine, Barzani önderliginde Irak yönetimine karsi isyan çikmistir. Çeyh Ahmet Barzani, ßeyh Sadik Barzani ve Molla Mustafa Barzani yanlarinda yüzlerce adamlan ile birlikte, 23 Haziran 1932'de, Türkiye sininni geçmis ve kendi ifadeleri ile Bi%i afp etmeye ha%r olan îngili^erin gururlu bakiçlan altinda e^lmektense, Miisliiman olan Türkiye' de asilmayi terah edelim diyerek, Turk ordusuna teslim olmuslardir. 78 Barzani ailesi, 13 Mayis 1933'te içlerinde Oramar Isyani'na istirak edenler hariç, Irak hükümetine teslim edilmistir. 79 Barzaniler, Irak yönetimine karsi faaliyetlerini sürdürmüsler ve bunun Ü2erine 1936'da Süleymaniye'ye sürgün edilmislerdir.80
1932'de Irak'in Muletier Cemiyeti'ne girmesi Ü2erine, Irak'taki a2inliklara taninacak haklar, Muletier Cemiyeti Meclisi'nde görüsülürken; Kürtiere muhtariyet taninmasi meselesi, Fransa tarafindan gündeme getirilmistir. íngiltere, Muletier Cemiyeti'nin hiçbir zaman Irak Kürtierinin idarí muhtariyet taleplerini kabul etmedigini one sürerek; Fransa'nin girisimini bir provokasyon olarak degerlendirmistir. Türkiye ise, bu gelismeyi, Fransa'nin demokratik haklar söylemiyle böige halklarina nüfuz etrnek istegi olarak yorumlamisür.81 Türkiye için bu açiklamanin önemi, kuskusuz, bagimsiz bir Kürt devletinin uluslararasi platformda yeniden gündeme getirümesi ve bu açiklamalardan cesarei bulacak girisimlerin ülke bütünlügüne ve böige güvenligine olumsuz yansiyacak olmasidir.
Iran-Irak-Türkiye arasindaki ücgende yasayan Kürt asiretierin sinir tanimayan isyanlan, bu devletier arasinda güven ortamini bozmakta ve ikili iliskilere olumsuz yansimaktadir. Temei sorun, sininn karsi tarafindaki asiretierin, soruna taraf devletierden aldiklan destekle, kendi ülkelerinde ve sinirda güvenligi bozan eylemleri ve bu eylemlere dair kuskulardir. Bu kuskulann giderilmesi ve taraf ülkeler arasinda uzlasmanin dogurdugu güven ortamimn sürdürülmesi için saldirmazlik ve dostiuk antiasmasi temelinde, Afganistan'in da katilimiyla 1937'de Sadabat Pakti'ni imzalayacaklardir. Sadabat Pakti'nin Kürt asiretierin faaliyetlerini engellemek üzere düzenlenen 7. maddesinde; "Bagit taraflardan her biri, kendi sinirlan içinde diger bagitli taraflann kurumlanni yikmak, düzen ve güvenligini sarsmak veya politik rejimini bozmak amaciyla silahli çeteler, birlikler veya örgütierin kurulmasini veya eyleme geçmelerini engellemeyi yükümlenir."82 ifadesi yer almaktadir.
Türkiye-Irak yakinlasmasinda, Irak'in, Türkiye'de çikan Kürt isyanlanna destek vermemesi, hatta simrda birtakim tedbirler almasi önemli rol oynamisür. 83 Hatta Türkiye-Irak yönetimleri ayrilikçi Kürt gruplanna karsi isbirligi politikasi izlemislerdir. Bu isbirligi politikasi, aslinda bölgenin ve etnik yapinin dogal bir sonucu; istikrar ve güvenin zorunlulugudur. Cünkü herhangi bir tarafta meydana gelen Kürt isyam ya diger tarafin topraklanndan kaynaklanmis, ya da mutlaka diger tarafin topraklanna siçramis ve toprak bütünlügünü tehdit etmistir.84
Hiristiyan Unsuflann Yurt Talepleri
Ankara Antiasmasi'nda Hiristiyan unsurlara Ö2erklik taninmamis; Ingiltere Hakkâri bölgesini yurt olarak sÖ2 verdigi Asurileri / Nasturileri gÖ2 ardi etmisti. Ingiltere Disisleri Bakani Sir Austin Chamberlain, 7 Ha2iran 1 926'da, Cemiyet-i Akvâm'da, Ankara Antlasmasi hakkinda yapmis oldugu açiklamada; Irak'taki Hiristiyan unsurlann can ve mal güvenliginin en saglam garantisinin Tïirkiye ile ingiltere'nin dostlugu oldugunu söyleyerek yatistirma politikasi Ì2lemistir. 85 Ancak Asurîler, kendilerine verilen sÖ2Ün tutulmasi için girisimde bulunmaya devam etmislerdir.
Ingiltere ve Irak arasinda im2alanan ve iki yil içinde Irak'in bagimsi2ligini taniyacak olan 30 Ha2iran 1930 tarihli antlasmayi takiben Fransa, Irak'taki Hiristiyan ekalliyetlerle Müslümanlar arasinda çatisma çikarmak için çesitli girisimlerde bulunmustur. Fransa, Irak'taki Hiristiyan ekalliyetler ile Müslümanlan karsi karsiya getirerek, kansiklik çikarmak istemekte, Hiristiyanlardan mütesekkil bir manda yönetimi olusturmayi amaçlamaktadir. Hatay bunalimin ortaya çiktigi bu dönemde, Fransa, kendi lehine kamuoyu olusturmak için Türkiye aleyhinde asilsi2 söylentiler yaymaktadir: "Hiristiyan halk arasinda y apilan propagandalarda Tiirkiyeye lskenderun havâlisi terk olunacagi ve ona mukâbil Türkiye 'nin de Urfa-Mardin-Diyarbakir mintikasini terk edecegi ve Irak'in simâli ile berâber bu mintika sahasinda bir Hiristiyan hiikûmeti tesis edilecegi isâ'a olunmaktadir."86
Irak'in Muletier Cemiyeti'ne girmesi Ü2erine, Irak'taki a2inliklara taninacak haklann Muletier Cemiyeti Meclisi'nde görüsüldügü sùreçte; Asurîler, Muletier Cemiyeti'ne basvurarak, Ku2ey Irak'ta, Türkiye sininna yakin bölgede; Zaho, Dahok ve Akra'yi yurt olarak istemislerdir. Asurîlerin taleplerini Italya ve ispanya desteklemistir. Muletier Cemiyeti, Irak yönetiminden Asurîlerin toplu olarak iskâninin saglanmasini istemistir. Irak, Asurîleri, ïmadiye bölgesine yerlestirmistir. Ancak Asurîler, Arap ve Kürt unsurun bulundugu bölgeye yerlestirilmekten rahatsi2 olmuslardir. Asurîlerin isyan çikarmasindan endice eden Irak hükümeti, bölgeye askerî kuwet sevk ederek tedbir almistir.87
Asurî sorunu, Irak'in Ö2ellikle bagimsizlik sonrasi temei sorunlanndan biri olmustur. Asurî vatani olarak Musul Vilayeti'nin seçilmesi, Hakkâri'ye yönelik tehditleri banndirmakla beraber, dis giiçlerin petrol bölgesine yönelik politikalarinin dogal U2antisi olarak görünmektedir.
Mondros'tan Sonra Ilk Kez Turk Heyeti Musul'da
Sadabat Pakti'nin hazirliklan çerçevesinde gerçeklestirilecek Bagdat ziyareti için Disisleri Bakani Tevfik Rüstü Aras ile Iktisat Bakani Celai Bayar, 18 Haziran 1937'de, Musul ve Kerkük üzerinden Bagdat'a gitmeye karar vermislerdir. Musul, Türkiye'den aynldigindan beri ilk defa iki Turk bakan tarafindan ziyaret edilecek ve resmî karsilama töreni Kerkük'te yapilacakti. Bu nedenle bu ziyaret özel bir önem tasiyordu. Anadolu Ajansi muhabiri 21 Haziran 1937'de ziyarete dair izlenimlerini söyle aktarmistir: Bütün^ehir, Turk ve Irak bayraklan He donatilmi^, §ehir halki sokaklara di%jlmi§, misafirlerì steak ve co§kun te^âhiirâtla alki^hyor ve selâmhyorlardi. Irak Matbuât Bürosu bildiriyor: Irak Hiikûmetinin Ankara Elçisi Bay Noci §evket muhterem delegasyon arasinda bulunmaktadir. Musul §ehri donatilmi^Ur ve halk Turk heyetinin muvasalatindan dolayi bayram yapmaktadir. ' '88
21 Haziran 1937'de Mondros Ateskes Andasmasi'ndan sonra ilk kez bir Turk heyeti, Musul ve Kerkük'e gelmisti. Dukkânlar kapanmis, ahsveris durmus, genç-ihtiyar herkes sokaklara dökülmüstür. Bu durum karsisinda, Irak hükümeti saskin, halki dagitmak için çareler aramistir.89 Kerkük Türkleri, Turk dostluguna, Atatürk'e karsi tezahüratta bulunmakta, Irak yönetimi ise yersiz bir kusku ve vesvese ile halki tedirgin etmektedir.90
Atatürk Dönemi Turk Di§ Politikasinda Türkmenler
Ankara Andasmasi'ndan sonra Irak Türkleri iki seçenekle karsi karsiya birakilmislardir. Seçeneklerden ilki, Lozan Antlasmasi'nin 31. ve 32. fikralarina göre, antlasmamn yürürlüge giris tarihinden baslayarak, 18 yasini asmis kimselerden, isteyenlerin iki yil zarfinda, Türkiye'ye göc edebilmesiydi. Ikincisi ise, Lozan Andasmasi'nin 30. fikrasina göre, Türkiye'den ayrilmis ülkelerde yerlesmis Turk uyruklannin, bu ulke hangi devlete birakilmissa o devletin uyruguna geçebilmeleriydi. 91 Yard Anlasma ile 12 ay boyunca, Irak Türkmenleri'ne Türkiye'ye tasinma hakki verilmisse de, hemen hemen hiç kimse bu hakki koillanmamistir.92
Kral Faysal'in Türkiye'yi ziyareti sirasinda, 1931 yilinda, Irak'ta, 74 numarali yerel diller kanunu çikanlmistir. Iraklilann Türkmence dedikleri Turk dili de bir yerel dil sayilmis ve bu kanuna göre, Kerkük ve Erbil basta olmak üzere, Irak'in bazi Turk bölgelerinde yargilamalarin Türkce yapilmasi kabul edilmistir. Türklerin çogunlukta olduklari ilkokullarda ögretimin de tamamen Türkce yapilmasi kararlastirilmistir.93
Irak yönetiminin, Türkmenlere uyguladigi baskilarin artmasina neden olan bir diger gelisme ise Hatay meselesi olmustur. Hatay meselesindeki gelismeler ile Turkmenlerin haklannin ortadan kaldinlmasi ayni dóneme rasdamistir. Hatay Türkleri, Türkiye'ye katilma konusunda mesafe ahrken, Irak Türkmenleri üzerindeki basküar da günden güne artmistir. Bagdat yönetimi, Turkmenlerin haklarina saygi gösterildigi takdirde, Kuzey Irak'ta, sanki bir Hatay yaraülacakmis gibi düsünerek, Turkmen toplumuna baski uygulamis, çareyi Araplastirma politikasi izlemekte bulmustur.94
Irak Türklerine taninmis olan kültürel haklar kademeli olarak yürürlükten kaldinlmaga baslanmistir. Bu amaçla Kerkük sehir merkezi disindaki ilkokullarda Türkce ögretimini yasaklamistir. Kerkük'te birakilan birkaç okulda ise Türkce, yabana bir dil gibi, haftada bir saate indirilmistir. 1937 yüinda, Bagdat yönetimi bunu da kaldirmistir. Aynca, Türk asilli memurlann Türk bölgeleri disinda çalistirilmalan, Kerkük ve çevresinde Arap ve Kürt kökenli memur, asker, polis ve jandarmalarin kullanilmasi israrla uygulanmis, Türklerin yardimlasma ve sosyal dernekler kurmalanna izin verilmemistir. Özellikle Irak TürHerinin, en yogun yerlesme merkezi olmasi sebebiyle Kerkük, yönetimin en çok baski uyguladigi bir sehir haline gelmistir. Hükümet, Türk memur ve ögretmenlerini, sistematik biçimde güney Irak bölgesine sürgüne göndermistir.95 1935'teki, Yasin el-Hasimi kabinesi de Kerkük Hewice bölgesine Arap Ubeyd asireti gruplanni yerlestirme isine girismistir.96
1936 yilinda ise okullarda Turkçe egitim-ögretim kaldinlmis, itira2 edenler sürgüne gönderilmis; ancak Kürtlere ve Ermenilere kendi dillerinde egitim yapmalanna izin verilmistir. 97 Bu durum, Türkmenlere uygulanan baskilarin farkli bir amaç ve niyete hizmet ettigini göstermektedir.
1936-1937 yillannda ögretmenlerin dersleri Arapça olarak anlatmasi mecburiyeti konmustur. Kerkiik sehir merkezindeki bazi ilkokullarda, bir sûre Turkçe dersler sürdürülebilmisse de daha sonra, Turkçe dersi, sanki yabanci dil dersi gibi haftada bir-iki saate indirilmistir. 1937 yilinda ise Turkçe egitimögretim tamamen kaldinlmis, yasaklanmistir. Hâlbuki 1937 yili, Sadabat Pakti'nin imzalandigi yildi ve Türk-Irak dosdugu bir bakima doruga çikmisti.98
Irak yönetimi, bundan sonra Türkmenlere karsi daha sert tedbirler almis, sosyal ve kültürel faaliyederi yasaklamis, bölgedeki tarihî Türk eserlerini tahrip etmis, Türkmenleri bolge disi görevlere tayin etmis ve Araplarin bölgeye iskâni ile Türkmenleri azinlik haline getirmistir."
Atatürk'ün vefati Türkmenler arasinda büyük bir aci yaratmis, 15 Kasim 1938'de TBMM'ye, Kerkük Türkleri tarafindan yollanan bir mektupta su satirlara yer verilmistir; Büyük halâskâr, sefâlet ve mahrûmiyetin derinliklennde inleyen bed-baht Kerkük 'ü bir gün mutlaka kurtaracakti. Mesût Hatay'a çevirdigi nürluyü^ünü bir gün bisg de döndürecek ve bi^im artik fersi% kalan gö^erimi^i kama§tiracak ve u%un yillann hasretini bir anda unuturacak ve kurtaracakti."100
Bekk Sitki Pa§a Darbesi
Türkmenlerin, Atatürk'ün Musul Vilayeti'ni tipki Hatay gibi bir gün Türkiye'ye katacagi konusundaki beklentileri gerçeklesebilir miydi? Bu konuda dönemin basininda "Musul Faci'âsi" olarak yer alan siyasî bir gelismeden bahsetmek yerinde olacaktir.
Irak'ta giderek artan Ingiliz düsmanligi, ülkede siyasî istikrarin bozulmasina yol açmis ve milliyetçi tepkilere neden olmustur. 29 Ekim 1936'da, Bekir Sitki Pasa, ingiltere'nin destekledigi Nuri Sait Pasa'yi yönetimden uzaklastirmis, yeni hükümet, Hikmet Süleyman 101 basbakanliginda kurulmustur. Irak'ta, yeni hükümette yer alan yöneticilerin önemli kismi, Atatürk inkilâplanna bagli demeçlerde bulunan ve Türkiye'de egitim görmüs isimlerden olusmaktaydi.
Hükümet darbesi, yaygin olarak ingiliz karsiti Arap milliyetçiliginin tepkisi olarak algilanmistir. Fakat kurulan yeni hükümet, Ingiltere yanlisi politika takip etmis oían Nuri Sait Pasa'nin girisimlerinin sonuç vermesiyle devrilmis; U2un soluklu olmamistir. 13 Agustos 1937'de Bekir Sitki Pasa, suikasta kurban gitmis; Hikmet Süleyman tutuklanmistir. Türkiye'ye yakin devlet adamlannin olusturdugu hükümet, bir faciayla iktidardan U2aklastinlmistir.
Bu durumu ve Atatürk'ün Musul politikasini, Ömer Kürkcüoglu, 12 Ekim 1970'te, eski Disisleri Bakani Tevfik Rüstü Bey'le yaptigi görüsmeden söyle aktarmaktadir; "Türkiye, Musu/'u Irak' a terk ederken, ìngiltere He arasinin açik olmasi karszsmda baska ülkelerin Türkiye ile iliskilerini gelistirmekten duyduklan endiseyi gdermek istedigi gibi; Musul 'u Irak' a verip bu ülkeyi memnun birakarak Herde onunla bir konfederasyon yapmayi da düsünmüstür. Fakat Irak' ta bu isi gerçeklestirecek Türkyanhsi devlet adamlan suikasta ugradilar"(TM)2
Atatürk Dönemi Musul Petrollerinden Eide Edilen Gelir
1931-1938 dönemi Musul petrollerinden Türkiye'ye ödenen %10 hissenin karsiligi yaklasik 1 milyon sterlindir. Ödemeier, 1926 yihnda degil, avans Ödeme olarak 1931 'de baslamistir. 103 1938 yihnda Türkiye, Ingiltere'den Irak petrollerinde sahip oldugu hisse karsiliginda U2un vadeli borç talebinde bulunmustur. Ancak bu girisimi, sonuç vermemistir. Türkiye'nin bu girisimi sadece ÍngiÜ2 belgelerindeki kayidarda yer almakta; konuyla ilgili diger kaynaklarda böyle bir bilgi bulunmamaktadir.104
înonu Dönemi Turk Di§ Politikasi ve Musul Sorunu (19391950)
ismet Inönü dönemi Turk dis politikasim sekillendiren en önemli gelisme, II . Dünya Savasi'dir. IL Dünya Savasi, Ortadogu petrolieri Ü2erinde sert bir rekabetin yasandigi ve dolayisiyla Türkiye ve Irak'i çevreleyen saldirgan politikalann arttigi bir süreci de beraberinde getirmistir. Bu durum ise, komsu ülkelerden herhangi birinin toprak bütünlügünün bo2ulmasi ya da karsit gruplarda yer almalan halinde; dogal olarak bir digerirli belirleyecek sonuçlar dogurabilirdi. Savasin ilk döneminde, Türkiye, bir yandan kendini Sovyeder Birligi'ne karsi garantiye alip, diger yandan da Ingiltere'yi ikna etmeye ve Almanya'yi da ürkütmemeye çalisarak çok temkinli bir politika Í2lemistir. Bu politikamn dayandigi temei strateji, savasan giiçlerle belli bir mesafenin korunmasi ve degisen giiç dengesinin Türkiye'nin avantajina kullanilmasiydi.105 Türkiye, savas dici kalmayi saglayacak denge politikalan içinde toprak bütünlügünü korumaya çalisirken; Irak ise, Almanya-Ingiltere nüñi2 mücadelelerine sahne olacaktir.
Savasin ilani Ü2erine Nuri Sait Pasa, 25 Eylül 1939 tarihinde, Irak radyosundan yaptigi açiklamada; Irak'in ingiltere ile yaptigi 5 Eylül 1939 tarihli anlasmasi nedeniyle Almanya ile münasebederini kestigini ve Sadabat Pakti ve Arap ittifaki ile komsu devlederle beraber hareket edecegini belirtmistir. 106 Türkiye, Irak petrollerini kontrol etmek Ü2ere cephe açmasi veya isbirligi içinde hareket etmesi yönünde çesitli baski ve taleplere mani2 kalmistir. Bunlardan ilki, Almanya'dan gelmistir. Almanya, Nisan 1940'da silah, mal2eme ve belli sayidaki birlikleri, Irak'a sevk etmek için Turk topraklanndan serbest geçis hakki istemistir. Almanya'nin hedefi, öncelikle Irak'ta planlanan Alman yanli darbeye yardim saglamak, sonra da ileride Sovyeder Birligi'ne yapilacak saldiri için bir on ha2irlik yapmakti. Buna mukabil olarak Türkiye'ye, Edirne yakinindaki bir bölgenin Turk topraklarina dâhil edilmesi vaat ediliyordu. Bu tekliften haberdar olan ÌngilÌ2 Disisleri, Türkiye'yi kendi lehine etkilemek Ü2ere Yunanistan'in da onayini alarak, karsi bir teklifte bulunmus; Midilli ve Saki2 adalannin Türkiye'ye verilebilecegini belirtmistir.107
Mart 1940'da Nuri Sait Pasa, ordunun yogun baskisi nedeniyle istifa etmis ve yerine Ingiltere karsiti ve Alman yanlisi Rasid Ali Geylani basbakan olmustur. Fakat yapilan karsi bir darbe sonucu, Ocak 1941 'de yerini General Taha Hasimi'ye birakmak 2orunda kalmistir. Ancak 3 Nisan 1941 'de Geylani, "Alun Kare" olarak bilinen dort Albay ile birlikte karsi bir darbe yapmis ve iktidan tekrar ele geçirmistir. 108 Artik, tum dikkader Irak'a çevrilmisti. Basbakan olduktan sonra Rasid Ali, ÍngiÜ2 askerî destegini kisidamis ve Irak kuwederi, Bagdat'in 40 kilometre batisinda bulunan ÍngiÜ2 üssünü kusatma aluna almislardir.
3 Mayis'ta Hider'in Alman Savas uçaklanni Irak'a gpndermesi, Íngili2lere karsi verilen mücadeleye yardimci olmustu. Almanlann Irak'a asker göndermesinin en kestirme yolu, Vichy idaresinin Suriye'de birakügi üsleri ele geçirmekti. 5 Mayis'ta, Fransa'da bulunan Vichy hükümetinden bu plañían için Í2in aldilar. Görünürdeki tek sorun, Suriye ile Irak arasindaki demiryolu hattinin Türk topraklanndan geçmesi ve bu sebeple operasyonun Türk Í2nine bagli olmasiydi. Bu sirada Türk hükümeü, Rasid Ali'yle ÍngiÜ2ler arasinda faydasi2 bir arabuluculuk girisimde bulunmustu. Ha2iran ayinda, Almanlarla yapúan pa2arliklarda Türkiye, Almanya'nin Irak'a sinirsiz sayida silah gönderme ve Alman birliklerini Turk topraklanndan geçirme taleplerini kabul etmemistir. ingilizler için Musul'daki petrol kuyulannin söz konusu bir Alman saldinsindan korumak en önemli mésele idi ve bir an once müdahale edilmeliydi. Ingiliz kuwederi, kisa sürede Irak'a ulasacak ve 30 Mayis'ta, Rasid Ali'yi iktidardan uzaklastiracaktir. 109 Diger taraftan Ingiltere, Almanlann petrol ihtiyaçlannin karsilanmamasi için Basra'da da önlemler alacaktir.110 Sonuçta, Alman yardimina güvenen Rasit Ali ve subaylar, bekledikleri gibi bir yardim alamamislardir.111
Rasid Ali iktidannin devrilmesiyle, ingiltere yanlisi Nuri Sait Pasa ve Kral Naibi Abdullah, Irak'a geri dönmüs; Ekim 1941 'de Nuri Sait Pasa basbakan olmustur. 16 Ocak 1943'te Irak, Almanya, Italya ve Japonya'ya savas ilan etmistir. 1944'te Nuri Sait Pasa istifa etmis, yerine Hamdi Pacaci geçmis ve 1946'ya kadar bu görevde kalmistir. Paçaci'nin iktidanndan sonra, ülke tekrar hükümet krizlerinin yasandigi bir dóneme girmistir.112
îkinci Dünya Savasi sonrasi dünya ùzerindeki giiç dengelerinde büyük degisimler yasanmistir. Dünyanin pek çok yerinde oldugu gibi ingiltere, dünyadaki hâkimiyetini yitirirken ortaya çikan boslugu, ABD ve Sovyeder doldurmaya baslamistir. Irak ise bu dönemde Sovyeder Birligi yaninda yer almistir.113 Irak'in, Sovyeder Birligi ile imzaladigi andasmalar çerçevesinde, bu ülkeden ekonomik ve askerî yardim almaya baslamasi, ABD'yi ve Ingiltere'yi tedirgin etmistir. 1945-1950 yillari arasinda, Turk dis politikasi en zorlu dönemini yasamistir. Bu dönemde, Sovyederin tekrar Türkiye ùzerindeki emperyalist emellerinin ortaya çikmasi karsisinda Türkiye, Ortadogu'daki gelismelerden uzak durarak, Bau ile ittifak içerisine girmistir.114
Türkiye-Irak Dostluk ve lyi Kom§uluk Antla§masi (29 Mart 1946)
1945 yilinda, Türkiye ile Irak arasinda yüksek düzeyli temaslar baslamistir. 15-20 Eylül 1945 tarihlerinde Irak Kral Naibi Abdullah ve eski Basbakan Nuri Sait Pasa, Türkiye'ye gerçeklestirdikleri ziyaret sirasinda, Türkiye-Irak dosduk iliskilerinin önemi vurgulanmislardir. Nuri Sait Pasa, Yakindogu isbirliginin olusturulmasi hakkinda 21 Eylül'de su açiklamayi yapmistir; "Çimdiye kadar sadece Arap memleketkn arasinda isbirliginden bahsedildi. §imdiden sonra, basta Türkiye oldugu hala, Irak, Suriye, Misir, Filistin ve Afganistan gibt Ortadogu memleketleriyle, Birlesmis Muletier Anayasasi çerçevesinde, bir isbirligi kurulmasi düsünülmelidir."U5
29 Mart 1946 tarihinde, Irak Ayan Meclisi Baskani Nuri Sait Paca, beraberinde bir resmî heyede birlikte tekrar Türkiye'yi 2iyaret etmis ve Türkiye ile Irak'i ilgilendiren cecidi konular Ü2erinde mÜ2akereler gerçeklesmistir. Bu mÜ2akereler sonunda, Türkiye-Irak Dostluk ve ìyi Komsuluk Antlasmasi ile î'âde-i Miicrìmìn veAdlî Yardimlasma Jö'^/<?/w&«imzdanmistir.
Yeni Dosduk ve Ìyi Komsuluk Andasmasi ile Türkiye ile Irak arasinda sinir güvenligi konusu, dosduk iliskilerinin vazgeçilme2 on sarti olarak kabul edilmistir. Bu anlasmanin sinirla ilgili düzenlemeleri; 1926 andasmasiyla belirlenmis ve çizilmis sinira riayet edilmesi, taraflardan birinin ulke bütünlügüne ve hudut dokunulmazligina karsi herhangi bir saldili tehlikesi varsa veya saldili yapildiginda Birlesmis Millederin yetkili organina haber verilmesi, iki ulke arasindaki hududun her iki tarafinda, 75'ser kilometrelik bir bölgede çikacak ve hudut münasebederinin ahengini bozacak her türlü anlasmazligin cözülmesinin saglanmasi, taraflann hudut güvenligi ve ulke bütünlügü aleyhinde faaliyet göstermemeleri ve gerekli önlemleri almalan, taraflann hududanni silahli kisilerin taarruzlanna karsi korumak için gerekli tum tedbirleri almalan gerekmektedir. 116 Türkiye-Irak sinin ile ilgili düzenlenen proto kol ve anlasmalarla, sininn güvenligi, silahli gruplann faaliyederinin engellenmesi, gerekli önlemlerin alinmasi ve taraflann isbirligi içinde çalismalanyla ilgili düzenlemeler yapümistir.
Dosduk ve Ìyi Komsuluk Andasmasiyla ayni gün imzalanmis olan "I'âde-i MücrimÍn ve Adlî Yardimlasma Sözlesmesi" de sinir güvenliginin pekistirilmesine yardimci olmak üzere düzenlenmis bir belgedir. Aynca "Türkiye-Irak Dosduk ve Ìyi Komsuluk Andasmasi"na eklenen protokollerle, kaynaklann paylasimi, egitim, kültür, haberlesme, ulasim vb. konularda uzlasi ve isbirligi saglanmasinin temelleri atilmistir. Bu protokoller söyledir; Diele, Firat Nehirleri ve Kollan Sulannin Tanzimi Protokolü, Asayis Islerinde Karsilikli Yardimlasma Protokolü, Egitim, Ögretim ve Kültür Isbirligi Protokolü, PostaTelefon-Telgraf Protokolü, Ekonomik Islere Iliskin Protokol ve Hudut Isleri Protokolü.
Inönü Dönemi Turk Di§ Politikasinda Kürt Meselesi
IL Dünya Savasi sirasinda Irak'taki hükümet darbelerinden117 faydalanmak isteyen Barzani, Barzan bölgesinde, Temmuz 1943'te, SSCB tarafindan önemli ölcüde desteklenen bir ayaklanma daha baslatmistir. Barzani, Ingiliz yetkililerin Kürt otonomisi için destegini almaya çalismis, bu sürecte Ingiliz Büyükelci Sir Kinahan Cornwallis, Nuri Sait Pasa'yi, Barzani ile temas'a geçmesi için cesaredendirmistir.118 Irak yönetimi, Barzani ile görüserek bazi isteklerini kabul etmisse de, ayni yil hükümet degisince anlasma uygulanamamis; Irak hükümeti, Irak'in kuzeyinde hâkimiyeti yeniden kurmak için harekete geçmis ve büyük asirederin de destegini alarak, Barzani'nin faaliyederini bastirmistir.
Barzani, 1945'te, Iran'a geçmis ve 22 Ocak 1946 'da, Mahabad Kürt Cumhuriyeti'ni ilan etmistir.119 Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nin kurulmasi, Iran ve Irak'taki Kürt faaliyederinin artmasina neden olmus ve Türkiye'yi rahatsiz etmistir. Bunun üzerine, Türkiye-Irak, 29 Mart 1946'da, "Dosduk ve íyi Komsuluk Antlasmasi" imzalamistir. Bu antlasmada, sinir güvenligine ve silahli gruplann faaliyederinin karsilikli olarak önlenmesine ve gerekli önlemlerin alinmasina dair hükümler yer almaktadir.120
Türkiye-Irak sinir güvenliginin ve taraflann ulke bütünlügünün en temei endisesini, bu dönemde de yine Kürt asirederinin isyanlan ve örgüdü faaliyederi olusturmustur. Barzani'nin Iran'da bulundugu sürecte, Iran'dan Irak'a sizan Kürt çetelerinin faaliyederi, Irak ve Türkiye'nin isbirligi sayesinde engellenmistir ,1 21
Öte yandan Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nin yikümasi üzerine, Barzani, 1947 ilkbahannda yeniden Irak'a dönmüstür. Ancak, Bagdat yönetiininin Barzani ailesine karsi sert bir tutum göstermesi üzerine, Molla Barzani, yamnda 500 kisilik bir grup ile 27 Mayis 1947'de, Türk sininndan girmis, Iran-Türkiye sinin boyunca 14 gün ilerledikten sonra, Sovyetler Birligi'ne siginmistir. Bu 14 gün boyunca Türk birlikleri, Molla Barzani ve 500 adamini izlemislerdir.122 Barzani, 1958'e kadar SSCB'de kalmistir.123
Inönü Dönemi Turk Di§ Politikasinda Türkmenler
1946 Türk-Irak Dostluk Andasmasina bagli Egitim, Ögretim ve Kultur Isbirligi Protokolü, Irak Türkmenlerine yepyeni ufuklar açmis ve önemli ka2animlar saglamistir. Irak okullannin verdigi diplomalann Türkiye'de geçerli sayümasi, Irakh gençlerin Türkiye'ye akin etmesine ve Türk okullarina girmesine zemin hazirlamistir.124
Aynca, taraflann université ve yüksekokullarinca, Türkiye ve Irak'in büyük merkezlerinde, kültür haftalannin düzenlenmesi ile iki ulke ögretim üyeleri arasinda tanisma ve isbirligi saglamak; her dereceden teknik ve meslek okullanyla enstitülerinden, université ve yüksekokullardan ve buralardaki çalisma, arastirma ve inceleme imkân ve araçlanndan devamli veya geçici olarak karsilikk faydalanmak; iki tarafin birbirlerini daha yakindan tanimalanni saglayacak radyo yayini yapmak; gazete, dergi, sinema ve benzeri araçlarla iki memleketi birbirine tanitici faydali bilgiler yayimlamak imkânina kavusulmustur.125 Egitim, Ögretim ve Kültür Isbirligi Protokolü, Türkmenlerin kültürel kimliginin korunmasinda önemli bir yere sahiptir.126 Ancak bu protokol, Irak yönetimi tarafindan Türkmenlerin sahip oldugu kültürel haklann uygulanmasini engelleyecek her türlü adimi atmasina engel olamamistir.
Irak yönetimi, Turkmen varligini yok etmeye yönelik katliamlara seyirci kalmis ve Türkmenlere yönelik uyguladigi baskinin siddetini giderek arttirmistir. 12 Temmuz 1946 yilinda, Irak Petrol §irketi isçilerine yönelik gerçeklestirilen "Gâvurbagi Katliami", Irak yönetiminin Türkmenlere yönelik îrkçi basküarina ve insan haklan ihlaline örnek olabilecek özellikler tasimaktadir.127
03-16 Temmuz 1946'da, Kerkük'te, Irak Petrol Çirketi aleyhine isçi grevleri düzenlenmis ve sehir, yogun siyasi faaliyedere sahne olmustur. Kerkük'te bir petrol sirketinde çalisan isçiler, hayat sardanyla ilgili taleplerini elde etmek için is birakma eylemi baslatmislar ve seslerini duyurmak için Gâvurbagi Meydani'nda toplantilar düzenlemislerdir.128 Irak emniyet kuwederi, Gâvurbagi Meydani'nda toplanmis kalabaliga yönelik çesitli tutuklamalar yapmis; bu strada, kalabaligi dagitmak için açilan ateste Türkmenlerden ölen ve yaralananlar olmustur. Gâvurbagi'nda yasananlann ardindan, olay yeri incelemesi neticesinde, isçilerden ve masum halktan bes ölü ve birkaç yarali bulunmus; ikinci gün ise ölü sayisi altiya çikmistir. Hastaneye müracaat eden yarali sayisi on dördü bulmustur. Ancak sorgulanma korkusuyla, hastaneye gitmeyen çok sayida yarali oldugu bugisi, yarali sayisinin bilinenden bir hayli fazla oldugunu göstermektedir. 129 Katliam, Türkmenlerin siyasî bakimdan Irak'ta meydana gelen olaylarda, etki sahibi olmalan için bir dönüm noktasi olusturmasi gerekirken; tarn aksi bir etki yaratmistir. Türkmenler, siyasî ve sosyal acidan daha içe kapanik bir toplum haline dönüsmüstür.
Turk kamuoyu bu dönemde yasanan gelismelerden büyük oranda habersiz kalmis ve bu sebeple gerekli tepki gösterilememistir. Dönemin basinindan yalnizca Aksam gazetesi; Kerkiik'te çarpismalann yasandigini, 5 olii ve 15 yaralinin oldugunu ve ölenlerin Irak Petrol $irketi ameleleri oldugunu bildirilmektedir . ] 30
1947 sonbahannda yapilan milletvekili seçimlerinde aday oían Türkmenleri desteklemek için yapilan ve halkin büyük bir çogunlugunun katildigi gösterilere güvenlik gücleri müdahale etmis, çok sayida yaralanan olmus ve halk dagilmak zorunda kalmistir. 1949 yilinda ise Türkmenler, Kerkük'te görev yapan vali ile belediye baskaninin degistirilerek, Türk kökenlilerin seçilmesini istemislerdir. Bu amaçla binlerce Turkmen bir araya gelmis, mitingler ve gösteriler düzenlemislerdir. Nihayet, yönetim, Turkmen Çamil Yakubi'yi belediye baskanligina getirmek zorunda kalmistir.131
Inönü Dönemi Musul Petrollerinden Eide Edilen Gelir
1939-1950 dönemi Musul petrollerinden Türkiye'ye ödenen %10 hissenin karsiligi yaklasik 1.800.000 sterlindir. Irak, sadece 1945 yilinda Türkiye'ye Ödeme yapmamistir.132
Demokrat Parti Dönemi Turk Di§ Politikasi ve Musul Sorunu (1950-1956)
I. Dünya Savasi sonunda Tiirkiye, Ortadogu'dan kopartilmisti. IL Dünya Savasi sonrasinda ise degisen giiç dengeleri, Türkiye'nin yeniden Ortadogu'ya entegre edilmesine zemin hazirlamistir. Batik olan Tiirkiye, bu yeni stratejide "bölgesel yapi projesinin" çekirdegini teskil edecektir.133
1945'den itibaren Turk dis politikasinin genel olarak, Bati'ya, Ö2ellikle de Amerika'ya dogru yönelmesini etkileyen temei dis etken, Sovyeder Birligi olmus ve bu etken, Türkiye'nin Ortadogu politikasinin da sekillenmesinde önemli rol oynamistir.
Türkiye'nin Arap ülkeleri ile aktif siyaseti, 14 Mayis 1950'de iktidara gelen Adnan Menderes hükümeti döneminde gerçeklesmistir. Atatürk döneminde uygulanan tarafsi2lik politikasi, bu dönemde bilinçli olarak terk edilmis ve yeni politika, aktif / dinamik politika olarak tanimlanmistir.134 Türkiye, bu dönemde, NATO'ya girmis ve böylece müttefiklerinin Ortadogu'daki politikalanna hem ortak, hem de destek olmustur. Baü'nin Ortadogu'daki çikarlan, Menderes hükümeti tarafindan Türkiye'nin kendi güvenlik çikarlan ile özdes olarak algilanmis; Türkiye, bölgede "Bau kulübünün aktif bir üyesi rolünü" üstlenmistir.135 Batik devletler, Türkiye önderliginde Ortadogu'da askeri bir pakt kurarak, bölgedeki çikarlanni korumak niyetindeydiler. Bütün böige ülkelerini kapsayacak bir savunma pakü olusturulmasi ve daha sonra bu paktin, Arap bloguna veya federasyonuna dönüstürülmesi hedeflenmisti. Ortadogu'da kurulacak bu ittifak, NATO ile iliskilendirilecek ve Türkiye, Sovyetler karsisinda yalniz birakümayacakti. Böylece ingiltere'nin endiseleri giderilmis olacak ve Ortadogu'da Baü'nin etkisi artürilacakü.136
Diger taraftan, 1 950'lerin basinda Irak'taki siyasi yapi iki ana gruba aynlmisti. Birincisi, Nuri Sait Pasa'nin basini çektigi, Ingiltere yanlilarinin olusturdugu muhafazakâr grup, ikincisi ise milliyetçilerin ve sosyalistlerin olusturdugu grup. Irak'ta, 1945 ile 1958 yillari arasinda çogunlugu Ingiliz yanlisi, Nuri Sait Pasa baskanliginda ve genellikle ayni kisilerden olusan yirmi dort hükümet kurulmustu. 137 Arap ülkeleri içinde Batí politikalanna sadece Irak yakin durmaktaydi. Irak Basbakani Nuri Sait Pasa, tarn bir Batí hayraniydi ve Ortadogu'da kurulacak bir ittifakta köprü olabilirdi.138
Ortadogu Savunmasinda Türkiye Öncülügü ve Bagdat Pakti (24 §ubat 1955)
Sovyet nüfuzuna karsi ingiltere'nin ve Amerika'nin tesvikiyle böige ülkeleri arasinda dayanismayi artürmak amaciyla Türkiye, Iran, Pakistan ve ingiltere'nin katildigi Bagdat Pakti kurulmustur.139 Paktin kurulmasi sürecinde Türkiye-Irak ittifaki önemli rol oynamistir. Basbakan Adnan Menderes ve Disisleri Bakani Fuat Köprülü, 6-14 Ocak 1955 tarihlerinde Bagdat'i ziyaret ederek Irak yetkilileri ile görüsmüslerdir. Bu görüsmeler sonucunda, 12 Ocak 1955'te yayinlanan Türk-Irak ortak deklarasyonunda, Türkiye ve Irak arasinda bir andasma yapümasina karar verildigi büdirilmistir; "Türkiye ve Irak hükümetleri, Oria § 'ark 'ta, Birlesmis Milktier Antlasmasi'nin prensiplenne ve bu prensiplere dayanan kararlara uygun sekilde istikrann tesisine, her ne sekilde olursa olsun tecavù\ niyetlerinin önlenmesi sureti ile emniyetin takviyesine hi^met edecegine kavi bulunduklan böyle bir antlasmaya onun gayelerinin tahakkukuna hi^met a^mini ispat etmis olan veya cografi mevkiinden dolayi veya e linde ki imkânlar say esinde buyoldafaaliyet sarf edebilecek Valette bulunan devletlerin iltihakini faydah ve lü^umlu telakki eylemektedirler. Bu itibarla, bu antlasmanin nihai seklini almasina takaddüm edecek çok kisa Rimanda bu mev^uda kendileri ile beraber hareket etmek ar^usunu gösterecek devletlerle siki temas halinde bulunacaklar, mümkün olursa vesikanin im^asimn onlarla birlikte yapilmasina çahsacaklar ve her haliikârda im^adan sonra dahi ayni gayretlere devam edeceklerdir."140
Türkiye-Irak görüsmeleri sonucunda 24 Çubat 1955'te, Türkiye ile Irak arasinda Bagdat'ta "Güvenlik Savunma Andasmasi" imzalanmistir. Bu Andasma, 4 Nisan 1955'te, Ingiltere, 23 Eylül 1955'te, Pakistan ve 3 Kasim 1 955'te, iran'in da katilimiyla Bagdat Pakti'na dönüstürülmüstür.141 Anlasma'da, Türkiye ile Irak arasindaki dosduk iliskilerinin gelismekte oldugu ve bu gelismenin Ortadogu ülkelerinin bans ve güvenliginin ayrilmaz bir parçasi oldugu vurgulanmistir. 142 Bu anlasmada, akit taraflann, Birlesmis Milleder Anayasasi'ndan dogan hak ve yükümlülüklerinden hiç birini; herhangi bir biçimde zedelemeyecegi ve Ortadogu bölgesinin bans ve güvenliginin korunmasi yolunda BM üyesi sifaüyla üsdendikleri büyük sorumluluklarin bilincinde olduklan belirtilmistir. 143 Taraf ülkelerin, kendi güvenlik ve savunmalan için isbirligi yapmalan, birbirlerinin içislerine kansmayacaklan ve olasi uyusmazliklann bansçi yollarla cözülmesi gerektigi anlasma maddelerinde yer almistir. Aynca, Anlasma'nin bütün Arap Birligi devlederine ve bölgenin güvenligi ve barici ile ilgili, taraflarin tanidigi devletlere açik oldugu, onlarin Türkiye ve Irak ile Ö2el anlasmalar yapabileceklerine yer verilmistir.144
Irak'in pakta girme nedeni, batinin ekonomik ve askerì yardimini alarak bölgedeki en güclü Arap devieti olmakti. Ancak, Misir, Irak'in Arap dünyasinda güclü bir konuma gelmesini istemeyecektir. 145 Misir'a göre bu pakt, Arap liderligini Kahire'den Bagdat'a tasimakta ve Misir'i Arap dünyasinda gücsÜ2 bir konuma düsürmekteydi. Misir, Arap dünyasindaki inisiyatifini kaybetmemek için Bagdat Pakti karsisina yeni bir blok olusturmaya giristiyse de basanli olamamistir. 146 Ancak, Süveys krizinden sonra Arap dünyasinin tartismasiz lideri, Misir olmustur.
Türkiye'nin Bagdat Pakti'ndan beklentisi çok fazlaydi ve Arap ülkelerinin pakta karsi olumsuz tutum takinmalanni da beklemiyordu. Bu nedenle, Arap ülkelerini ikna etmek için Basbakan Menderes, Ürdün'e ve Lübnan'a ziyarette bulunmustur. Ancak, bu ziyareder esnasinda protestolarla karsilasmistir. Türkiye'nin, Bagdat Pakti'mn olusumunda oynadigi öncü rol, Sovyeder Birligi'ni kendisine karsi tahrik etmis ve Ortadogu ülkelerini Türkiye'den uzaklastirmistir. Arap ülkeleri ittifaka katilmamis ve bu girisimi, Ingiliz emperyalizminin yeni bir oyunu olarak degerlendirmisler ve Tiirkiye'yi buna arac olmakla suçlamislardir.147
Türkiye'nin Sovyet tehdidinden dolayi Bati'ya yaklastigi bir dönemde, Misir ile Suriye ekseninin Bati'dan uzaklasmasi ve Sovyet yank ve radikal Arap milliyetçisi konumuna gelmeleri, iki tarafin dis politika anlayislannda farkliliklar dogurmustur.148 Bu gibi sebeplerden dolayi Bagdat Pakti'ni kendileri için tehdit olarak gören bu grup, Bagdat Pakti'na üye olmamislardir. Daha sonra ise bu grubun uzantilan Irak Devrimi ile birlikte, Irak'ta yönetimi ele geçirmistir. Bu da Bagdat Pakti'nin yakin bir zamanda varligini sürdüremeyeceginin en büyük kaniti olmustur.149
Bagdat Pakü, süphesiz Sovyederin tepkisini çekmistir. Sovyeder tepkisini, ingiltere'nin 4 Nisan 1955'de, Bagdat Pakti'na kaülmasiyla birlikte göstermis ve bu konuda bir nota yayinlamistir. Bu notada, Sovyeder Birligi, Baü'nin Türkiye vasitasiyla Ortadogu'da askerí blok kurmak üzere izledigi siyasetin, Arap ülkelerinin bagimsizligini tehdit ettigini ve Türkiye'nin yeniden bu ülkeler üzerinde hâkimiyet kurmak üzere harekete geçeceginden duydugu endiseye yer vermistir.150 9 Mayis 1954 tarihinde Türkiye, Sovyederin iddialanni reddetmis ve çabalannin sadece Birlesmis Muletier prensiplerine uygun, bansçi bir nitelik tasidigini büdirmistir. Ancak, Sovyet Birligi, Bagdat Pakü'ni ve dolayisryla Türkiye'yi suçlayan resmî bildiriler yayinlamaya devam etmistir.151
Türk-Irak Isbirligi Andasmasi, NATO gibi fiilî yapûrim içermeyen, pratik bir deger tasimaktan uzakti. Irak'in tek Arap ülkesi olarak Bagdat Pakü'na katilimi, Arap birligi içinde büyük parçalanmalara neden olmus; üstelik bu parçalanma, Bagdat Pakti'yla engellenmek istenen Sovyederin Ortadogu'ya girmesini de kolaylastirmistir. Türkiye-Irak Isbirligi Anlasmasi, Türkiye'den ve Irak'tan ziyade, îngiltere'nin çikarlanna hizmet etmistir. ïngiltere'ye Irak'ta üs bulundurma hakki taniyan 1930 Andasmasi, 1956 yihnda sona erecekti ve bu andasmanin yenilenmesi intimali çok zayifti. Süveys bölgesini terk etmek durumunda kalan Ingiltere, Irak'taki üslerini yitirmek istemiyordu.152
Ingiltere, Irak ve Türkiye'nin bütün gayrederine ragmen pakta her hangi bir Arap devleti üye olmamistir. Arap dünyasinda Irak'in etkinliginin artmasi, Suudi Arabistan'i, Misir'dan uzaklastinrken; Suriye'yi, Türkiye ile Irak'in yakinlasmasindan çekinmesinden dolayi Misir'a yaklastirmistir. 153 Bagdat Pakti'na, Türkiye ve Irak'tan sonra, Iran ve Pakistan'in da katilimiyla, Amerika'nin çevreleme politikasi çerçevesinde ortaya çikarmis oldugu "Kuzey Kusagi" projesi, yavas yavas hayata geçmistir.154
Demokrat Parti Dönemi Turk Di§ Politikasinda Türkmenler
Bagdat Pakti'nin imzalanmasiyla, Türkiye-Irak iliskileri iyi bir seyir izlemesine ragmen; Pakt'ta Türkmenlerinin durumuna hiç yer verilmemistir. Irak'ta, Turkçe yasagi devam etmis, Türkiye ile Irak arasindaki dosduk baglan giiçlenirken; Irak yönetimi, Türkmenlere yönelik baskilan her geçen gün artirmaya devam etmistir.155 Bu dönemde, Irak yönetimi, Türkmenlere yönelik baskilarini bölgeye atadigi Kürt vali ve belediye baskanlari araciligiyla sürdürmüstür. 156 Turk düsmani olarak taninan Resid Necip, Kerkük Valisi olarak atanmis ve göreve baslar baslama2, Kerkük'ün Turk asilli belediye baskanini degistirerek, yerine Kürt asilli Fa2il Talabani'yi tayin etmistir. Bundan sonra, yeni atañan Kürt vali ve belediye baskani, Türkmenlere ait tarihî eserleri tahrip ettirmis, Turkmen memur ve ögretmenleri Türkmenlerin yasadigi bölgelerden U2aklastirmis ve yerlerine Kürt asillilan getirmislerdir. Diger taraftan Kerkük'ün etrafinda gecekondular insa edilmis, issÌ2 olan Kürder buraya yerlestirilmis ve kisa bir sure sonra da Irak Petrol Çirketi'nde çalismaya baslamislardir.157
Bagdat Pakti sirasinda 150 bin nüfuslu Kerkük'te, Kürt nüfusu 2-3 bini geçme2 iken, Pakt im2alandiktan sonra Kürt nüfus, 15 bini bulmustur. Kerkük'teki Kürt yöneticiler, bölgeyi Türk diplomatlanna, ga2etecilerine ve sporculanna kapali tutmuslardir. Yasanan bu gelismeleri, ABD'nin Kürdere karsi himayeci tutumunun sonucu olarak yorumlamak mümkündür.158
Demokrat Parti Dönemi Musul Petro-politigi
1950-1956 yülan arasinda Irak'in, Türkiye'ye petrol gelirleri nedeniyle 1951 ve 1 954 yülarinda olmak Ü2ere iki ke2 yaptigi ödemenin tutan, yaklasik 1 milyon Sterlindir. Bu dönemde Irak petrol üretimi artmis159, dolayisiyla Türkiye'ye petrol hisselerinden ödenecek gelirin de fa2lalasmasi beklenüsi yükselmistir. Bagdat Pakü vesilesiyle Türkiye-Irak arasinda meydana gelen yakin isbirligi, dönemin basininda Türkiye'ye ödenecek gelirin hayli yüksek olacagi yönünde tartismalan da baslatmistir.160 Türkiye, Irak petrol üretiminin artmasina paralel olarak yeniden bir hesaplama yapmis ve Irak petrollerinden elde edecegi geliri, 1952 yüi bütcesinde alacak olarak 100 milyon TL161 olarak göstermistir. Türk hükümeü, Irak'a resmen müracaat ederek, Türkiye'nin Irak petrolieri Ü2erindeki hissesinin artinlmasi talebinde bulunmus ve taraflar arasinda mÜ2akereler yapilmistir. 162 Baslangiçta, Irak hükümetinin bu tatari ödeyecegi bugisi basinda163 yer almissa da; Bagdat Pakü mÜ2akereleri sürecinde, bu ödemenin yapilmayacagi, hatta bu haktan feragat edildigi seklinde haberler basina yansimistir.164 Bunun yam sira, Irak hükümeti de yaptigi bir açiklama ile 1926 Ankara Antlasmasi'nin süresinin 1951 yüinda sona erdigini belirtmistir.165
Türkiye-Irak iliskilerinin Orta Dogu'da güvenligin saglanmasinda yapmis oldugu öncü rol (Bagdat Pakü) ve yakin is birlikteligi bu borcun ödenmemesinde bir dis faktör olarak dikkate alinmalidir. Irak petrollerinden alacaginin tahsil edilmemesi Ü2erine Türkiye'nin Adalet Divani'na basvuracagí yönünde haberler basinda yer almissa da Türkiye, böyle bir girisimde bulunmamistir.166 1959 bütcesinden baslayarak; Irak petrollerinden %10 alacak, gelir tahmini kalemine konmamis; madde 7 olarak gösterilmeye baslanmistir.167
Bu durum, Türkiye'nin Irak'tan petrol gelirleri nedeniyle bir Ödeme beklentisi içinde olmadigi veya Irak'in bu ödemeyi askiya aldigi seklinde yorumlann yapümasina neden olmustur.168 Ancak, Musul petrol hisselerindeki Türkiye'nin haklan, Irak-Türkiye dosdugu için feda edilmis görünmektedir. Konuyla ilgili Demokrat Parti hükümetinin tutumunu ise Feridun Ergin söyle aktarmaktadir; "24 §ubat 1955'te im^alanan Bagdat Pakti, ertesi gün onaylanmak ü%ere TBMM'ne sunulmustur. Disisleri Komisyonu'nda görüßlürken Irak petrollerinden alacaklanmi\ hakkinda açiklama rica edilmistir. Basbakan gülümseyerek; Tera^jnin bir gp^üne lrak'in dostlugunu, diger go\üne de alacagimi^ kqyuyoru^!' jarntim vermistir. "169
Sonuç
Dünya enerji dengelerinde petrolün kritik konumu ve petrol re2ervlerinin dengesÍ2 dagilimi, 19. yÜ2 yildan itibaren pétrole istisnai bir ekonomik, stratejik ve politik önem ka2andirmistir. Yerel petrol kaynaklanna sahip olmayan petrol ithalatçisi ülkeler, yabanci ar2 kaynaklanni kontrol etmeye yönelik çesitli politikalar gelistirmeye baslamislardir. Bu devletler, "bölgesel bir destabilÍ2asyon araci ve müdahale gerekçesi" olusturmak Ü2ere; 2ayif devletlere insanì yardim adi altinda müdahale etmisler veya demokrasinin gelisimine hizmet etmek üzere etnik ve kültürel farkliliklan isüsmar ederek, nüfiíz aluna alinabilecek yapilar olusturmuslardir. Bu nedenle petrol, ülkelerin, hem ulusal politikasinin, hem de dis politikasinin temelini olusturan; pétrole erisilebilirlik noktasinda da bir ulusal güvenlik sonimi Sekunde algilanan, önemli bir guç olmustur.
Musul Sorunu çerçevesinde sekillenen diplomatile, siyasî, ekonomik, sosyokültürel sorunlan belirleyen temei etken, Musul petrolieri, yani Musul petropolitigidir. Musul bölgesindeki petrol rezervlerinin, gerek Türkiye, gerekse Irak için ulusal ve uluslararasi iliskilerde son derece önemli ve belirleyici bir giice sahip oldugu ve olmaya da devam edecegi açikça görülmektedir. Tarihsel sureç dikkate alindiginda, Türkiye, Musul petrollerinde sahip oldugu haklan, TiirkiyeIrak dostlugunun gelistirilmesi adina göz ardi etmis ve 25 yd boyunca sahip oldugu petrol haklan üzerinden gerekli yaptinmlan kullanmamistir.
Türkiye'nin Musul petrollerine yakinligi, Türkiye-Irak halklan arasinda devamlilik gösteren kültürel, dinî ve etnik ortaklik, Türkiye'yi, petrolieri ele geçirmek ya da denetim aluna almak isteyen ülkelerin hedefi haline getirmektedir. Üstelik bu durum, Türkiye'ye stratejik bir üstünlük saglamaktan ziyade, sürekli bir karmasa ortamini da canil tutmaktadir.
1926-1956 döneminden günümüze kadar uzanan sürecte, Türk dis politikasinin en önemli sorunlarindan biri, Irak'in bagimsizligi ve toprak bütünlügü olmustur. Özellikle bölgede hizla siyasallasan ve Türkiye'nin toprak bütünlügünü de tehdit eden aynlikçi Kürt hareketine karsi güvenlik önlemleri gelistirmek, Türkiye'nin Musul sorunu merkezinde izledigi dis politikasinin temei belirleyicisi olmus ve olmaya devam edecektir. Bu nedenle, Türkiye, karsi karsiya kaldigi güvenlik sorunlanni çozmek için bölgesel ve uluslararasi ittifaklara yönelmistir. Türkiye, bölgede sahip oldugu tarihsel belirleyici rolünü, dosduk, isbirligi ve karsilikli giiven ortaminin sürdürülmesi çerçevesinde devam ettirmeye çalismistir. Özellikle, Türkiye-Irak iliskilerinin gelistirilmesi, bu politikanin sürdürülmesinde önemli bir yere sahip olmustur.
Diger taraftan, tarihsel sürecte, bölgenin en önemli unsuru konumundayken, bugiin azinlik durumunda ifade edilen Türkmenlerin var olma mücadelesi ve karsi karsiya kaldigi asimilasyon politikasi, Türkiye'nin dis Türklere yönelik politikasinda önemli bir yer tutmaktadir. Irak'in iç islerine müdahale etmemek kaydiyla, Türkiye, bölgedeki Türkmenlerin varligim sürdürmesinde, daha ziyade egitim ve kültürel boyudan öne çikan bir politika takip etmistir.
ABD'nin Irak'a iki kez müdahalesi, Irak toprak bütünlügüne yönelik meydana gelen degisiklikler ve pétrole oían ihtiyacín artmasiyla beraber yükselen petrol fiyadan, Irak'taki yeni yapilanma süreci ve petrol sahalannin ve gelirlerinin el degistirmesi ihtimali, Türkiye'nin bölgesel güvenligini etkileyen sorunlarla ilgili tartismalari daha da gùçlendirmistir. Irak'ta, henÜ2 güclü bir merkezî siyasal otorite, tesis edilememistir. Bu durum, hem Irak'in, hem de Türkiye'nin içinde bulundugu süreci olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir. Musul'un jeopolitik önemi ve jeostratejik unsurlan, bölgedeki kaotik durumu dinamik tutmakta ve siyasî, ekonomik ve sosyal degisikliklere zemin hazirlamaktadir.
Ba§bakanlik Konutu'nda 28 Nisan 1926 günü, saat 11.30'da yapilan Kabine Toplantisi'na dak bazi notlar
Irak Politikasi
Türkiye ile sürdürülen müzakereler
Ankara'daki elçimizin gönderdigi telgraflan (21 Nisan no: 2 ve 22 Nisan no: 3, 4) yorumlayan Disisleri Bakani, Irak'tan toprak talebinden vazgeçip, bu ülkedeki petrolden pay istemek gibi alternatif bir öneri getiren Türkiye'nin tavnndaki kayda deger degisime dikkat çekti. Bakan, aynca 24 Nisan tarihinde elçiye gönderdigi 6 no'lu telgraf hakkinda bilgi verdi; bu telgrafta, Türk Hükümeti'nin gösterdigi olumlu yaklasima ivedilikle karsüik verilmesini ve Türkiye'nin petrolden pay almasinin saglanmasi gerektigine isaret etmektedir. Zira, böyle yapikrsa meseleye müdahil oían uç ülkenin onayi yeterli olacaktir; aksi halde hisseler yeniden paylasilacak olursa, Fransa ve Amerika ile uzun sürecek siki pazarüklar gerekecek, bunun yam sira henüz cözüme ulastirdigimiz íngiliz vatandaslannin sahsî çikarlan sorunu gündeme gelecektir.
1923'te ÌngilÌ2 Manda Yönetimindeki Irak'in Haritasi
"Irak Hükümeti Petrol Hissesinin Yü2de Onunu Bize Verecektir ", Milliyet, 6 Haziran, 1926, s. 1.
1 Besim Darkot, 'Irak", Islam Ansiklopedisi, Istanbul, 1950, C.V/2, s. 667-670. 34M5' ve 37°15' ku2ey meridyenleri arasinda yer alan Musul'un baüsinda Suriye, dogusunda Iran ve kuzeyinde Türkiye bulunmaktadir. Türkiye ile 305 km. olan sinir hattt, Hakkari ve Çimak illeri ile çevrilidir.
2 Abdurrahman Çeref Efendi, Cograßa-i Umûmi, Istanbul, 1895, s. 195; Tuncer Baykara, Anadolu'nun Tarihi Cograjyasina Giris, Ankara, 1988, s. 136-139; îhsan Çerif Kaymaz, Musul Sorunu, Petrol ve Kürt Sorunlan Ile Baglantili Tarihsel ve Siyasal Bir Inceleme, Otopsi Yayinlan, Istanbul, 2003, s. 20-21; Nilüfer Bayatk, XVI. Yü^ilaa Musul Eyaleti, Ankara, 1999, s. 33-138; Ahmet Gündüz, Osmanli ídaresinde Musul (1523-1639), Elazig, 2003, s. 233-252; Arzu Terzi, Bagdat-Musul'da Paylasilamayan Miras: Petrol ve Ara^ (1876-1909), Istanbul, 2007, s. 44.
3 Kaymaz, age., s. 28-29.
4 Armagan Kuloglu-F. Elif Saklaya, 'Oüyük Ortadogu Projesi ve Türkiye", Stratejik Anali% Sayi 48, ASAM Yayinlan, Ankara, Nisan 2004, s. 25.
5 Mesut Özcan, S orunlu Miras Irak, Küre Yayinlari, Istanbul, 2003, s. 107.
6 Zbigniew Breezinski, Büyük Satranç Tahtasi, Sabah Kitaplan, Istanbul, 1988, s. 41-53.
7 Nebil ilseven, "Petrol Sorunu", Ortadogu Sorunlan ve Türkiye, Ed: Haluk Ülman, Türkiye Sosyal Ekonomik Çahjmalar Vakfi Yayini, Ankara, 1991, s. 79.
8 Edward Mead Earle, Bagdat Demiryolu Savafi, Milliyet Yay, 1972, s. 67-72; îlber Ortayli, Osmanli lmparatorlugu'nda Alman Nüfutcu, Kaynak Yay, 1983, s. 107; Bilmez Bülent Can, Demiryolundan Pétrole Chester Projen (1908-1923), Tarih Vakfi Yayinlan, Istanbul, 2000, s. 105; fíikmet Ulugbay, lmparatorluktan Cumhuriyete Petropolitik, ( Yayina Yok), Ankara, 2003, s. 57, 82; Volkan S. Ediger, Osmanh'da Nefi ve Petrol, (Yayina Yok), Ankara, 2005, s. 175-195; Stephen Hemsley Longrigg, Iraq 1900 to 1950, A Political, Social and Economic History, Oxford University Press, 1968, s. 27; Azmi Süslü, "Osmanli împaratorlugu'nu Paylasma Projeleri", Belleten, C. XLVII, Sayi 1 87, s. 746-774.
9 Ulugbay, age., s. 87; Ediger, age., s. 213-223; Sükrü Sina Gürel, Ortadogu Petrolünün Uluslararasi Politikadaki Yeri, Ankara Universités! Yay., Ankara, 1 979, s. 55.
10 Chester Projesi: Osmanli-Amerikan Kalkinma Çirketi'nin insa edecegi demiryolunu 99 yil süreyle ijletecek; hattin her iki kenanndaki 20'jer km'lik alandaki madenleri isletme hakkina sahip olacaklardi. Ana hat Sivas'tan Samsun'a, Harput-Ergani-Musul-Kerkük üzerinden Süleymaniye'ye, Bitlis üzerinden Van'a, Halep Ü2erinde Akdeniz'e ulasacakü. Bu proje tekrar Lozan görüsmeleri sirasinda gündeme gelecek olup; Amerikan Hükümeü'nden beklenen destegi görmedigi için hayata geçemeyecektir. Bkz. Jhon DeNovo, American Interests and Polines in the Middle East 19001039, Minesota University Press, 1963, s. 61; Can, age., s .113-120; Ulugbay, age., s. 96; Ediger, age., s. 266.
11 TPC: Turkish Petroleum Company.
12 Foreign Office Anlasmasi: TPC, arama, deneme ve petrol sahasi belirleme ile ugrasacak ve kuracagi isletme sirkederi kanaliyla da elde etigi ayncahk alaninda iiretim yapacakor. Bu isletme jirkederinin turn sermayesi TPC'ye ait olacak, dijandan ortak ahnmayacaktir. ^irket ortaklanna Misir, Kuveyt ve Iran'dan aktanlan bölgeler hariç Osmanli topraklannda petrol ayncaligi alma ve isletme hakki tanmmijtir (Misir, Ingiliz himayesindedir. Kuveyt ise topraklanndaki petrolü Ingiltere emrine tahsis etmek üzere taahhütte bulunmustur ve îran'da ise D'Arcy grubu etkindir). Bkz. Ulugbay, age., s. 208-21 1 .
13 Yusuf Hikmet Bayur, Turk Inkilâh Tarihi,Cilt II (Trablusgarp ve Balkan Savaslan, Osmanli Asyasi'nin Paylasilmasi Irin Anlasmalar, Kisim: III (Paylasimlar),TTK ? ay., Ankara, 1991, s. 360-365.
14 Gülbenkyan, "Bay Yiizde Bes" ismini bu hisseden dolavi almistir. Gülbenkyan, Ermeni asílli Osmanli vatandasi olup, petrol isleriyle ugtasan bir aileden gelmektedir. Egitimi sirasinda petrol konusunda yapmij oldugu çah^malar kendisine uluslararasi bir ün saglami^nr. Osmanli Hükümeti adma Mezopotamya petrolieri ile ilgili hazirladigi bir rapor mevcuttur. Daha sonra ingiltere'deki çesitli petrol sermayedarlan ve sirkederi ile baglantdar kurmus, Mezopotamya petrollerinin kullanim hakkuii ingiltere lehine düaenlemis ve TPC'nin kurulusu ve hisselerin diizenlenmesinde araalik yapmistir. Bkz. Daniel Yergin, Petrol, Para ve Giiç Çatiçmasimn Epik Öyküsü, Türkiye îs Bankasi Yayinlan, Ankara, 1999, s. 240-242; Ediger, age., s. 300-312; ílhan Murad, "Gülbenkyan'dan Talabaniye", Zaman, 29 Temmuz 1992, s. 2; Ulugbay, age., Ankara, 2008, s. 431, Ek. 15.
15 Earle, age., s. 67-72; líber Ortayli, Osmanli Imparatorlugu'nda Alman ? üfuty, Kaynak Yayinlan, Istanbul, 1983, s. 107; Can, age., s. 105, 113-120; Ulugbay, age., s. 208-211, 283; Ediger, age., s. 300327; S. H. Longrigg, Oil in the Middle East, Oxford University Press, London, 1968, s. 25-32; Gürel, age., s. 54-57; Denovo, age., s. 61-72; Arzu Terzi, ^agdat-Musul Petrolieri Üzerine Bir Degerlendirme", Irak Dosyasi II, Istanbul, 2003, s. 354-357; William Stivers, Supremacy of Oil: Iraq, Turkey and the Anglo-American World Order (1918-1930), London, 1982, s. 87-93; Charles Tripp, A History of Iraq, Cambridge Universiy Press, 2002, s. 58-63.
16 Bilal N. Simsir, ???? Telgraflan, Cut I (1922-1923), TTK, Ankara, s. 344.
17 "Age, s. 136-137, 145-149, 179, 197, 224, 237, 270, 284, 288-289; Selahi Sonyel, Turk Kurtulus Savasi ve Dis Polinka, C. II, TTK Yayinevi, Ankara, 1991, s. 308; Ali Naci Karacan, Lo^an Konferansi ve Ismet Pasa, Istanbul, 1943, s. 168; Mim Kemal Oke, Belgelerle Türk-Ingili^Iliskilerinde Musul ve Kurdistan Sorunu, (1918-1926), Turk Dünyasi Arasürma Enstitüsü Yayinlan, Ankara, 1992, s. 194-195; Seha L. Meray, Lo^an Bans Konferansi: Belgeler, C. I, Ankara, 1978, s. 342-377; Yasayan Lozan, Çagn Erhan (Ed), T. C. Kultur ve Turizm Bakanligi Yayinlan, Ankara, 2003, s. 146-147.
18 Milktier Cemiyeti Beigelerinden Musul Kerkük Sorunu ve Kiirdistan'm Paylasimi, (Haz. Hasan Hüseyin Yildinm), Istanbul, 1991, s. 157-170; Meray, age., s. 342-377; Yasqyan Lo^an, s. 145-147; Öke, age., s. 192-199; Kaymaz, age., s. 269-279; Ulugbay, age., Ayraç Yayinlan, Ankara, 2003, s. 363-373; Çimsir, age,., s. 342-375; B. Çimsir, Türk-Irak íliskilerinde Turkmen Sorunu, Bilgi Yayinevi, Ankara, 2004, s. 52-56.
19 Kaymaz, age., s. 281-287; Öke, age., s. 194-199; Ulugbay, age., s. 396-407, Çimsir, age, s. 469470; TBMM.G.C.Z., C. Ill, Devre 1, îçtimâ 3, 6 Mart 1922-27 Çubat 1923, TBMM Basimevi, Ankara, 1980, s. 1238-1239, 1243, 1256-1259, 1266-1267.
20 Kaymaz, age., s. 287-292; Yasayan Lo^an..., s. 158-160.
21 Kaymaz, age., s. 303-305, 310; Stivers, age., p. 292.
22 Öke, age., s. 200-203 ;Ulugbay, age., s. 395-396.
23 Can, age., s. 267-336; Ulugbay, age., s. 410-414; Kaymaz, age., s. 302.
24 Meray, age., s. 355.
25 Nesturi, Nasturi ve Asirían olarak kaynaklarda yer almaktadir.
26 Ulugbay, age., s. 423; Kaymaz, age., s. 358; Oke, age., s. 234-242; Yaçayan Lo%an..., s. 160161; Çimsir, age., s. 56-58; Kürkcüoglu, age., s. 290; Suphi Saatçi, Tarihten Günümü^e Irak Türkmenleri, Ötüken Yayinlan, Istanbul, 2007, s. 163-165.
27 Asbnda Ingiltere, dokuz aykk sürenin doldugu 5.7.1924 tarihinde, Milletler Cemiyeti'ne basvuracagini bir nota ile Türkiye'ye bildirmis; Türkiye ise henüz yürürlüge girmemis bir antlajmanin hükümlerine dayanilarak hareket edilmeyecegini ifade etmiçtir. Bunun üzerine Ingiltere Lozan Anda§masi'm 6 agustos 1924'te onaylamisür. Bkz. Kaymaz, age., s. 380-383.
28 Detayk bilgi için bkz. Suât Akgul, Musul Sorunu ve Nasturi ísyant, Berikan Yayinlan, Ankara, 2004.
29 Komisyon üyeleri: Isveç'in Bükres Elçisi Wirsen, Belçika Ordusu'ndan emekli Albay Albert Paulis, cografya uzmani eski Macaristan Basbakani Kont Teleki'den olusmaktaydi. Bkz. Kaymaz, age., s. 424; Oke, age., s. 260.
30 Kaymaz, age., s. 468-469; Ulugbay, age., 2003, s. 431-433; Ugur Mumcu, Kürt-lskm Ayak/anmasi (1919-1925), Istanbul, 1991, s. 56; Resat Halli, Türkiye Cumhurìjeti'nde Ayaklanmakr (1924-1938), Ankara, 1972, s. 88; Abdiihaluk Çay, Her Yönüyle KürtDosyasi, Ankara, 1993, s. 390395.
31 Öke, age., s. 155.
32 Age., s. 157-158.
33 Bkz. îsmail Soysal, Türkiye'nin Siyasal Antlaçmalari (1920-1945), C. I, Turk Tarih Kurumu Yayini, Ankara, 1983, s. 314-317; Atatürk'ün MM Dif Polinkasi (Mila Mücadele Dönemine Ait 100 Belge), 1919-1923, C. II, Kultur Bakankgi Yayinlan, Ankara, 1994, s. 421-428.
34 Kemal Melek, Ingìli^MgelerìyleMusulSorunu 1890-1926, Istanbul, 1983, s. 50.
35 Kaymaz, age., s. 554-558; Öke, age., s. 290-297.
36 Antlasma; "Türkiye ile Irak arasindaki Sinir" (1-5 Madde), 'lyi Komsuluk íliskileri" (6-13 Madde), "Genel Hükümler" (14-17 Madde) basliklaondan olusmaktadir. Aynca Tevfik Rüstü Be/e Andasmanin 14. maddesiyle ilgili verilmi§ bir de nota mevcuttur. Bkz. Soysal, age., s. 304317; Jacob Colleman Hurrewitz, Diplomacy in The Middle East (1914-1956), USA, 1956, p. 144-146; Düstur, III. Tertip, C. 14, Devlet Matbasi, Ankara, 1953, s. 238; "Musul Muâhedesi'nin Metni", Cumhuriyet, 7 Haziran 1926; "Türkiye, Ingiltere ve Irak Arasinda Hudûd ve Munâsebât-i Hemcivâri Mu'âhedenâmesi'nin Metni", Hakimiyet-i MiUiye, 1 Haziran 1926.
37 Nevin Yazia, Petrol Çerçevesinde Musul Sorunu (1926-1955), Ötüken Yayinevi, Istanbul, 2010, s. 59-62.
38 Age.,s. 373-380.
39 Konuyla ilgili detayli bilgi için bkz. age.
40 Kürkcüoglu, age., s. 302.
41 filian U2gel-Ö. Kürkcüoglu, "Bau Avnipa'yla îlijkiler: ïngiltere'yle îlifkiler", Turk Di§ Politikasi, Kurtuluf Savcqi'ndan Bugine Olgular, Belgekr, Yorumlar (Cilt 1: 1919-1980), Ed: Baskin Oran, iletisim Yayinlan, Istanbul, 2001, s. 267.
42 Documents on British Foreign Policy (1919-1939), "Memorandum Respecting the Foreign Policy of His Majesty's Goverment with Alist of British Commitments in Their Relative Order of Importance: Turkey-Middle East, April 1927", First Series IA, Volume II, Chapter IV, H. M. Stationary Office, Edit By W. N. Medlicott, M. A. D. Lit, Douglas Dakin, ?. ?., P. H. D., ?. E. Lambert, M. A. London 1966, s. 794-795.
43 Ludmila Jivkova, Íngikere-Türkije Iliskileri (1933-1939), Habora Kitabevi, Istanbul (t.y), s. 27.
44 Uzgel-Kurkçuoglu, agm., s. 2272-277; Feridun Cemal Erkin, Oi^lerinde 34 Yil, AnilarYorumlar, Cut ?, TTK, Ankara, 1987, s. 81-83; Jivkova, age., s. 55, 91.
45 Cumhuriyet, "Musul, kaybettigimiz bir vatan parçasi degil; belki kurtaramadigimiz bir vatan parçasidir!", 6 Haziran 1926, s. 2.
46 Vakit, "Milleder Cemiyeti'nde Türkiye ve Irak: Hariciye Vekilimizin Turk-îngiliz ve TürkIrak Münasebederine Dair Nutku", 5 Tesrin-i ewel (Ekim) 1932, s. 2.
47 Behcet Kemal Yesilbursa, Ingiltere ve Amerika'nin Ortadogu Savunma Projektive Türkiye (19501954), Ankara, 2000, s. 11.
48 Sadi Borak, Alatürk-Gi^li Oturumlardaki Konuf malar, Kaynak Yayinlan, Istanbul, 1997, s. 14.
49 B. Simsir, age., s. 79-82.
50 Age. ,s.82.
51 Age., s. 85.
52 Age., s. 87-89.
53 Bagdat Buyiikelçiligi'nden Digigleri Bakanligi'na, No. 300: Çimçir, age., s. 84-85.
54 "Bagdafta yayinlanan El-Irak gazetesinin 'Genç Türkiye'de îktisadî Uyanij' bajlikh yazisinin sureti", BCA, Tarih: 15/3/1930, Dosya: 17416, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 166.1 53.-6.; "Irak Di§i§leri Bakani Nuri Paga'nin Ankara'dan döndügü gün gazetelerde çikan açiklamasi", BCA, Tarih: 2/10/1930, Dosya: 43655, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 258.739..15.; Çimsir, age., s. 82-88; Bilal Çimsir, Atatiirk ve Yabana Devlet Baçkanlari, C. II, TTK, Ankara, 2001, s. 247; Cumhuriyet, 7 Temmuz 1931, s. 1-3; Cumhuriyet, 15 Temmuz 1931, s. 1-2.
55 "Türkiye 1929 Yillik Raponi: Türk-Irak îliskileri"; ?. Çimsir, ìngili^ Beigelerinde Atatürk (1919-1938), C. VI, TTK, Ankara, 2005, s. 426-427.
56 Cumhuriyet, 'Irak Basvekili Geldi", 12 Kânûn-i sânî (Ocak) 1932, s. 1-3.
57 Ismail Soysal, "1 937 Sadabat Pakü", X Türk Tarih Kongrea (Kongreye Sunulan Bildiriler), VI. Gilt, Türk Tarih Kurumu Yayinlan, Ankara, 1994, s. 3136.
58 A&B., s. 3139.
59 Soysal, Türkiye'nin Siyasal Antlaçmalari, s. 584-587.
60 Documents on British Foreign Policy (1919-1939), "Correspondence Relating to British Policy on Middle Eastern Questions: Conversation on British and Italian in Interest in the Area of Red Sea, 9 June 1926-10 February 1927", Series IA, Volume II, Chapter IV, H. M. Stationary Office, Edit By W. N. Medlicott, M. A. D. lit, Douglas Dakin, ?. ?., P. H. D., M. E. Lambert, M. A. London 1966, s. 850-853.
61 M. Ö2can, age., s. 107.
62 Kürkcüoglu, age., s. 320.
63 Sürüleri otlatmak için sinirdan geçigler.
64 Çimgir, ingili^ Mgelerinde Atatürk. . . , s. 290-294.
65 Age., s. 428-429.
66 "Türkiye'yi 2iyaret eden Irak eski îçijleri Bakani fíikmet Süleyman'in gazetelere yapügi açddama", BCA, Tarih: 13/12/1935, Dosya: 436190, Fon Kodu: 30..10.0.0,Yer No:259.744..13.
67 Miläyet, "Musul Muâhedenâmesi îngiliz Meclisi'ne Verilniek Üzeredir. îtilâtnâme'nin Biiyiik Bir Ekseriyetle Tasdîk Olunacagi Muhakkaktir", 13 Ha2iran 1926, s. 1-4; Documents on British Foreign Polig (1919-1939), "Correspondence Relating to British Policy on Middle Eastern Questions: Conversation on British and Italian in Interest in the Area of Red Sea, 9 June 1926-10 February 1927", s. 850-853.
68 B3939/62I65, F0371/ 11464: "Moskova'dan Sir R. M. Hodgson tarafindan ingiltere Diçiçleri Bakanhgi'na gönderilen 18 Haziran 1926 tarihli rapor"; Kürkcüoglu, age., s. 321-322.
69 Antlasmanin 5. maddesi: ^agit taraflar (. . .) kendi ülkeleri içinde diger bagitii tarafin kamu güvenligi ve düzenini bozmak veya hükümetini devirmek amacini güden kurulus ve örgütlerin olusturulmasim veya yerlesmesini (...) kabul etmemeyi yükümlenir." 6. madde: "Bagit taraflar, (...) sinira yakin kesimlerde bulunan asiretlerin iki ülkenin güvenligini bozucu biçimde yarata geldikleri suç niteligindeki eylem ve hazirbklara son vermek için gerekli tum önlemleri alacaklardir." Bkz. A. Akdevelioglu-Ö. Kürkcüoglu, "irania íliskiler", Türk Dis polinkasi, Kurtulus Savasi'ndan Bugüne Olgular, Belgeler, Yorumlar, Ed. Baskin Oran, îletisim Yayttilan, Istanbul, 2001, s. 360-361.
70 F0371/11557, E 6677/6677/44: Sir Henry Dobbs'un yapOgi görügme tutanagi, 22 Kasim 1926: Sim§ir, hgili^ Beigelerinde Atatürk. . ., s. 90-93.
71 Kürt mülteciler sorunu, henü2 istikrann saglanamadigi Irak'ta kalmak istemeyen Kürt ajiretlerin Türkiye 'ye yerle^mek için baçvurmasiyla ottava çikmijtir.
72 ?0371/11557, E 6677/ 6677/44: Sir G. Clerk'ten, Sir Austen Chamberlain'e gönderilen ya2i, 24 Kasim 1926: B. Simsir, ìngili^Belgelerinde Atatürk, s. 86-90.
73 1925-1938 döneminde meydana gelen isyanlar söyledir, Semdinli îsyam (1925-1926), Raçkotan ve Raman Isyanlan (1925), Eruhlu Yakup Aga îsyam ve Pervari îsyam (1926), Koçusagi îsyam (1926), Sason îsyanlari (1925-1937), Hakkâri îsyam (1927), Mutki îsyam (1927), Bicar îsyam (1927), Bams îsyam (1927), Tendürek îsyam (1929), Asi Resul îsyam (1929), Agn îsyanlan (1926-1930), Oramar îsyam (1930), Savur îsyam (1930), Zeylan îsyam (1930), Pülümür îsyam (1930), Dersim îsyam (1937-1938).
74 'Irak'ta Seyh Mahmut ile hükümet kuwederi arasmda çikan çarpisma", BCA, Tarih: 16/2/1931, Dosya: 43661, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 258.740..1.
75 David McDowall, Modem Kürt Tarihi, Çev. Nesenur Domaniç, Doruk Yayinalik, Istanbul, 2004, s. 200-202.
76 Hidir Göktas, Kürt/er I: ìsyan ve Tenkil, Alan Yayinolik, Istanbul, 1991, s. 113-114; Vedat adulili, Türkiye' de Kürtcülük Hareketleri ve Isyanlar, Kon Yayinlari, Ankara, 1980, s. 135.
77 Tarzan seyhi Ahmet'in Irak'tan gördügü tazyîk üzerine ülkemize gelerek hizmet etmek istedigi, anlasma yapabilecegi yolunda mektup gönderdigi", BCA, Tarih: 26/12/1931, Dosya: 96B251, Fon Kodu: 30..1 0.0.0, Yer No: 113.768..6.
78 S. Bügin, Barami, Firat Yayinlan, Istanbul, 1992, s. 37-39; Wadie Jwaideh, Kürt Milliyetciliginin Tarihi Kökenleri ve Gelisimi, Iletisim Yayinlan, Istanbul, 2008, s. 443.
79 Lütfü Akdogan, Molla Mustafa Barzani Anlatiyor, Arkaplan Yayinlan, Istanbul, 2007, s. 110112.
80 'Irak'in Firat isyamni basürdigi", BCA, Tarih: 16/7/1935, Dosya: 436178, Fon Kodu: 30..1 0.0.0, Yer No: 259.744.. 1.
81 "Irak'in Cemiyet-i Akvâm'a girmesi Ü2erine a2inhklara verilecek haklarla ilgili görüsmede, Fransiz üyenin Kürdere idarí özerldik verilmesi istegi", BCA, Tarih: 18/7/1932, Dosya: 43694, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 259.741..12.
82 Akdevelioglu-Kürkcüoglu, agm., s. 365-366.
83 Ayrn Tarihi, "Çark'ta Büyük Britanya", Cüt 24, Sayí 82-83, Çubat 1931, s. 6903-6913.
84 "Türkiye-Irak Surir Komisyonunun 8. toplanüsi hakkinda Komisyon reisi Tevfik Hadi Be/in raporu", BC4,Tarih: 24/7/1930, Dosya: 4178, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 230.548..8.
85 MilUjet, "Musul Muâhedenâmesi Íngili2 Meclisine Verilmek Ü2eredir. îulâfhâmenin büyük bir ekseriyetle tasdîk olunacagi muhakkakar", 13 Haziran 1926, s. 1-4.
86 "Iraktaki Hiristiyan azinhklar meseleleri", Bagdat Elçisi tarafindan Hâriciye Vekâletine yazalmistir. 8/5/1931 tarihli ve 117 numarali tahrirâta zeyildir, BCA, Tarih: 8/7/1931, Dosya: 43668, Fon Kodu: 30..1 0.0.0, Yer No: 258.740..8.
87 'Irak'taki Asurilerin Cemiyet-i Akvâm'dan yurt istekleri", Bagdat Büyükelcisi Tahir Lütfi tarafindan 20/11/1932 tarihinde Hâriciye Vekâleti'ne yazilmigür, BCA, Tarih: 4/1/1933, Dosya: 436106, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 259.741 ..24.
88 B. Çimgir, Türk-Irak îliçkilerinde..., s. 96-97. Aynca bkz. Ergünöz Akçora, "Cumhuriyetten Günümüze Türk-Irak Ilijkileri ve Türkmenler", Ikinci Oria Dqgu Seminen, Elazig, Mayis, 2004, C. I, s. 40.
89 Nefi Demirci, Dünden Bugine Kerkük (Kerkük'ün Siyasi Tarihi), Ey Dizgi Yayinlan, Istanbul, 1990, s. 51; Saadettin Gömec, Türk Cumhuriyetleri ve Topluluklari Tarihi, Akçag Yayinlan, Ankara, 1999, s. 266-267.
90 B. Çimsir, age, s. 98-99.
91 Fazil Demirci, age., s. 14-15.
92 Mahir Nakip, Kerkük'ü» Kimligi, Bilgi Yayinevi, Ankara, 2007, s. 53-54.
93 Aydin Beyatli, "Dünden Bugüne Irakli Türklerin insan Haklan Beyannamesi", Misâk-i MM ve Türk Dif Politikasinda Musul, Kerkük ve Erbil Meselesi S 'emposgiumu, ATAM Yayinlan, Ankara 1998, s.42;B. Çim§ir, age,91.
94 B. Çim§ir, age., s. 112.
95 S. Saatçi, age., s. 210.
96 Nuri Talabani, Kerkük Bölgesinin Araplastirilmasi, Çev. Zafer Avçar, Avesta Yayinlari, Istanbul, 2005, s. 26.
97 N. Demirci, age., s. 50.
98 B. Çim§ir, age., s. 109-110, 114.
99 "B.Çimjir, age., s. 112.
100 B. Çim§ir, Dogunun Kahramam Atatürk, Bilgi Yayinevi, Ankara, 1999, s. 414-415.
101 Hikmet Süleyman, Mahmut Sevket Pa^a'nm karde^i, Aysel Dogramaci'nin babasidir.
102 Ö. Kürkcüoglu, age., s. 321.
103 N.Yazia,^.,s. 250-251.
104 Erdogan Karaku?, ìngili^ Belgelerinde ìkinà Dünya Savait Öncesi Türk-íngiltere ílifkileri (19381939), Genelkurmay Askeri Tarih ve Sttatejik Etüt Bajkanhgi Yayinlan, Ankara, 2004, Ek-41, 51, 68.
105 Faruk Sönme2oglu, Türk Di} Polinkasimn Analisi, Der Yayinlan, Istanbul, 2004, s. 135.
106 'Irak Bajbakam Nuri Sait Paga'nin II. Dünya Savagi'nda Irak'in durumuyla ilgili radyoda yapügi konu§ma"^C4, Tarih: 7/10/1939, Dosya: 436283, Fon Kodu: 30..1.0.0, Yer No: 259.747..29.
107 F. Sönmezoglu, age., s. 135.
108 Behcet Kemal Yejilbursa, 'Oeçmigten Günümüze Irak Meselesi" Ga^i Egitim Fakültesi Oergisi, Cilt 29, Özel Sayi II, (Temmuz 2009), s. 1323.
109 Tayyar An, Irak, Iran, ABD ve Petrol, Alfa Yayinlan, Istanbul, 2007, s. 390.
110 Elizabeth Monroe, Britain's Moment in the Middle East (1914-1956), London, 1963, s. 90.
111 E. Monroe, age., s. 114.
112 Peter Mansfield, The Otoman Umpire and its Successors, New York, 1973, s. 95-96; Marion Farouk-Sluglett, Peter Sluglett, Iraq since 1958: From Revolution to Dictatorship, London, 1987, s. 1523.
113 T.An,^.,s.391.
114 idris Bal, 21. Yütyilda Turk Dis Politikasi, Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayinlan, Ankara, 1 982, s. 701 .
115 1. Soysal, Soguk SavacD'ónemì ve Türkiye Olaylar Kronolojisi (1945-1975), Istanbul, 1998, s. 12.
116 Í. U2gel-Ö. Kürkcüoglu, "1926 Ankara Antlasmasi ve Türkiye 'nin Sinin Kabul Edilmesi", Türk Di$ Politikasi, Kurtuluç Savaçi'ndan Bugüne Olgular, Beigeler, Yorumlar (Cilt 1: 1919-1980), Ed: Baskin Oran, îletisim Yayinlari, Istanbul, 2001, s. 268-269.
117 Irak'ta önce Alman yanlisi, sonra IngilÌ2 yanlisi katsi hükümet darbesi yasanmijtur.
118 McDowall, age., s. 392-398.
119 Eroi Kurubas, 'Irak Kürt Hareketi, îç Çekijme-Dis Destek-Ayaklanma", Irak Krisg (20022003), s. 31 ; S. Bügin, age., s. 91 -1 00.
120 1. Uzgel-Ö. Kürkcüoglu, agm., s. 269; Yasar Canatan, Türk-Irak Münasebetleri (1926-1932), Ankara, 1996, s. 91-99.
121 'Irak ve Türkiye arasinda faaliyet gösteren Kürt çetelerinin takibi için ortak hareket edilmesi istegi", BCA, Tarih: 3/4/1946, Dosya: 436301, Fon Kodu: 30..10.0.0.,Yer No: 259J47..48.
122 Chris Kutschera, Kürt Ulusal Hareketi, Avesta Yayinlan, Istanbul, 2001, s. 220-221.
123 E. Kurubas, agm., s. 31; H. Göktas, Kürt/er I: Isyan ve Tenkil, s. 130-133; S. Bilgin, age., s. 109-144.
124 B. Çim§ir, age., s. 116-117; Ümit Ertugrul, Irak Türkkrive Türkiye, Kerkük Vakfi Yayinlari, Istanbul, 2006, s. 221.
125 B. Çimsir, age., s. 118-119.
126 ?. Çimsir, age., s. 115-121.
127 Çemsettin Kü2eci, "Gâvurbagi Katliami: Kerkuk, 1946", Kerkük Oergisi, Sayi 2, Temmuz, 2005, s. 19.
128 Aziz Kadir Samana, Irak Türkmenleri'nin Siyasi Tarihi, Bagdat, 1999, s. 72-74.
129 Charles Tripp, ölen isçi sayisinin on, yaralanan isçi sayisinin yirmi yedi oldugunu belktmektedir. Bkz. C. Tripp, age, s. 541; S. Saatçi, age., s. 213.
130 Akfam, "Kerkiik'te Çarpisma", 15 Temmu2 1946, s. 1.
131 S. Saatçi, age, s. 213-214.
132 N.Yazia,^,s. 241-244.
133 Nassif Hitti, "Super Guçlerin Stratejileri içinde Arap Diinyasi ve Tiirkiye", Arap-Tiirk ilifkikrinin Gekcegi (Milktler arasi Platformda Cö^üm Önerileri), Editor Ali Çankinli, Timas Yayinlari, Istanbul, 1994, s. 467-477.
134 Hüseyin Bagci, Demokrat Parti Dönemi Di$ Polinkasi, Imge Yayinevi, Ankara, 1 990, s. 41 .
135 H. Baga, "Demokrat Parti'nin Ortadogu Politikasi", Türk Dif Voliükasimn Analisi, Derleyen: Faruk Sönmezoglu, Der Yayinlari, Istanbul, 2004, s. 171.
136 Melek Firat-Ömer Kürkcüoglu, "1945-1960 Arap Devletleriyle îliskiler", Turk ??§ Politikasi, Kurtulus Savasi'ndan Bugüne Olgular, Be/gekr, Yorum/ar (Cilt 1: 1919-1980), Ed: Baskin Oran, iletisim Yayinlan, Istanbul, 2001, s. 618.
137 M. F. Sluglett-P. Sluglett, age., s. 38-45.
138 Y. Canatan,^.,s. 113.
139 Ramazan Gözen, "Ortadogu'da Güc Dengeleri", H.Yü^yilda Türk Di$ Polirìkasi, Editor: idris Bai, Nobel Yayin Dagiüm, Ankara, 2004, s. 647.
140 Cumhuriyet, 13 Ocak 1955.
141 Melek Firat-Ömer Kürkcüoglu, "Bagdat Pakti", Turk D/f Politikasi, Kiirtnliis Savasi'ndan Bugüne Olgular, Belgekr, Yorumkr (Citi 1: 1919-1980), Ed: Baskin Oran, îletisim Yayinlari, Istanbul, 2001, s. 620-626.
142 AjM Tarihi, 255 (24 Çubat 1955), s. 185-187.
143 1. Soysal, "1955 Bagdat Pakü", Belleten, 55/212, ?G? Yayinlan, Ankara, Nisan, 1991, s. 229.
143 Ajín Tarihi, 255 (24 Çubat 1955), s. 185-187.
145 Sabit Duman, " Ortadogu Krizleri ve Türkiye", Ankara Üniverriten, Türk Inkilâp Tarihi Ensntüsü, Atatürk Yo/u Oergisi, Sayí 35-36, Mayis-Kasim 2005, s. 317.
146 The Times, 1 Februrary 1955.
147 T. An, Geçmisten Günümü^e Ortadogu: Siyaset, Safas ve Diplomasi, Alfa Yayinlan, Istanbul, 2004, s. 306; Mim Kemal Öke-Erol Mütercimler, Düsler ve Entrikalar (Demokrat Parti Dònemi Türk Dis Polinkasi), Istanbul, 2004, s. 171; Nasuh Uslu, Türk Amerika» îliskileri, 21. Yüzyil Yayinlan, Ankara, 2000, s. 113.
148 Gökhan Çetinsaya, "Türkiye'nin Arap Ortadogu'suna Yönelik Politikasina Bir Bakis (1923-1 998)", ATA Dergisi, Selçuk Üniversitesi, Konya, Sayi 8, 1998, s. 45-46.
149 G. Çetinsaya, agm., s. 47.
150Melih Akta§, 1950-60 Demokrat Parti Dönemi Turk Sovyet ìlickìlerinde Amerìkan Faktörü, Sema Yayinlari, Istanbul, 2006, s. 105.
151 Ö. Kürkcüoglu, Türkiye'nin Arap Ortadogu'suna Kam Volitikasi (1945-1970), SBF Yayinlan, Ankara, 1972, s. 80.
152 Mehmet Gönlübol-Haluk Ülman, Olayhria Turk Dif Politikasi (1919-1995), Siyasal Yayinlan, Ankara, 1996, s. 263-264.
153 S. Duman, agm., s. 318.
154 Ö. Kürkcüoglu, age., s. 79.
155 Yasar Aytek, 'Irak Türkleri ve Barzani (1)", Yeni Istanbul Gameten, 30 Mart 1974, s. 5, S. Saatçi, Irak'ta Turk Varhgi, s. 208-209.
156 Y. Canatan, age., s. 130.
157 Enver Yakuboglu, Irak Türkkri, Bogaziçi Yayinlan, Istanbul, 1976, s. 20-21.
158 Y Aytek, "Irak Türkleri ve Barzani (2)", Yeni Istanbul Galtest, 31 Mart 1974, s. 5.
159 Iran petrollerinin milKlestirilmesi yönündeki gelisme, dünya petrol sirketlerini harekete geçirmis ve petrol üreten ülkelerle yapilan antlasmalardaki hisse oranlan %50-50'ye yükseltilmisti ki bu durum, Irak petrol üretiminin artmasini saglamisür. Irak petrol üretiminin artmasini saglayacak bir diger gelisme ise Irak Petrol Çirketi ve ortaklan arasinda imzalanan Kirmizi Çizgi Antlasmasi'mn feshedilmesidir. Kirmizi Çizgi haritasínin kisitlayia maddelerinin ortadan kalkmasiyla ve ortaklarin genisleme politikasina yönelmesi sonucunda Irak Petrol Çirketi'nin üretimi de artmisür. Bkz. Leonard Mosley, Petrol S avasi, Ankara, 1975, C. I, s. 204-205.
160 Asim Us, 'Irak Petrolieri", Vakit, 12 Ocak 1955, s. 3.
161 O zamanki kurla yaklasik 35 milyon Dolar'a tekabül etmektedir. Bkz. Asim Us, 'Irak Petrollerinde Türkiye'nin Hissesi", Vakit, 22 Haziran 1953, s. 1; Aym Tarihi, 14 Mayis 1952; Türk Parlamento Tarihi: TBMM IX. Dönem (1950-1954), Derleyen Kazim Öztürk ve Türk Parlamento Tarihi Arastirma Grubu, TBMM Vakfi Yayim, Ankara, 1998, C. I, s. 911; C. III, s. 2854, 3507; C. IV, s. 4815, 5070; Cahit Kayra, 1938 Kusagi, Olqylar, ínsanlar, Antiar, Cem Yayinevi, Istanbul, 1995, s. 145.
162 Vakit, "Türkiye-Irak Petrol Mü2akereleri", s. 3, 4 Kasim 1952; Cumhurijet, 'Irak Petrolieri ve Bizim Hissemiz", s. 3, 4 Kasim 1952.
163 Milliyet, 'Irak 100 Milyon Iirayi Ödüyor", 7 Agustos 1955, s. 1.
164 Cumhurijet, "Irak'la Aramizda Petrol Yüzünden Çikan îhtilaf ', 10 Agustos 1955, s. 1-6.
165 Cumhurijet, 10 Agustos 1955, s. 1-6;11 Agustos 1955, s. 1-3; YeniSabab, 6 Eylül 1955, s. 7.
166 Cumhurijet, 20 Kasim 1957, s. 1-5; Hürrijet, 18 Aralik 1960, s. 2.
167 Madde 7: "Musul petrollerinden biriken 100 milyon liralik hissesinden. . . malí yil icdnde tahsîl edilen kisim (B) isaretli cetvelin çe§itli gelirler faskna gelir kaydedilir" hükmü konmustur. Bkz. H. Ulugbay, age., s. 461.
168 H. Ulugbay, ?^., s. 461.
169 Feridun Ergin, "Musul Sorunu ve Körfez Petrolieri", Atatürk Arapzrma Merkest Dergisi, C. II, Sayi 20, Mart 1991, s. 173.
Kaynaklar
Atgivler ve Süreli Yayinlar
BCA(Ba§bakanlik Cumúhuriyet Argivi), "Bagdat'ta yayinlanan El-Irak Gazetesi'nin 'Genç Türkiye'de ïktisadî Uyanis' basidi yazisinin sureti", Tarih: 15/3/1930, Dosya: 17416, Fon Kodu: 30..10.0.0,Yer No:166.153..6.
BCA, "Irak Disisleri Bakani Nuri Pasa'nin Ankara'dan döndügü gün gazetelerde çikan açiklamasi", Tarih: 2/10/1930, Dosya: 43655, Fon Kodu: 30.. 10.0.0, Yer No: 258.739..15.
BCA, "Türkiye'yi ziyaret eden Irak eski ïçisleri Bakani Hikmet Süleyman'in gazetelere yaptigi açiklama", Tarih: 13/12/1935, Dosya: 436190, Fon Kodu: 30.. 10.0.0, Yer No: 259.744..13
BCA, "Türkiye-lrak Simr Komisyonu'nun 8. toplanüsi hakkinda Komisyon reisi Tevfìk Hadi Bey'in raporu", Tarih: 24/7/1930, Dosya: 4178, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 230.548..8.
BCA, 'Irak'ta Seyh Mahmut ile hükümet kuwetieri arasinda çikan çarpisma", Tarih: 16/2/1931, Dosya: 43661, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 258.740..1.
BCA, "Barzan seyhi Ahmet'in Irak'tan gördügü tazyik üzerine ülkemize gelerek hizmet etmek istedigi, anlasma yapabilecegi yolunda mektup gönderdigi", Tarih: 26/12/1931, Dosya: 96B251, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 113.768..6.
BCA, "Irak'in Firat isyamni bastirdigi", Tarih: 16/7/1935, Dosya: 436178, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 259.744..1.
BCA, "Irak'in Cemiyet-i Akvàm'a girmesi üzerine azinliklara verilecek haklarla ilgili görüsmede, Fransiz üyenin Kürtiere idarî özerklik verilmesi istegi", Tarih: 18/7/1932, Dosya: 43694, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 259.741..12.
BCA, "Irak'taki Hiristiyan azinliklar meseleleri", Bagdat Elçisi tarañndan Hariciye Vekâleti'ne yazilrmstir. 8/5/1931 tarihli ve 117 numarali tahrirata zeyildir, Tarih: 8/7/1931, Dosya: 43668, Fon Kodu: 30..10.0.0,Yer No: 258.740..8.
BCA, "Irak'taki Asurilerin Cemiyet-i Akvâm'dan yurt istekleri", Bagdat Büyükelcisi Tahir Lütfi tarañndan 20/11/1932 tarihinde Hariciye Vekâleti'ne yazilrmstir, Tarih: 4/1/1933, Dosya: 436106, Fon Kodu: 30..10.0.0, Yer No: 259.741..24.
BCA, "Irak Basbakani Nuri Sait Pasa'mn II. Dünya Savasi'nda Irak'in durumuyla ilgili radyoda yaptigi konusma", Tarih: 7/10/1939, Dosya: 436283, Fon Kodu: 30..1.0.0, Yer No: 259.747..29.
BCA, "Irak ve Türkiye arasinda faaliyet gösteren Kürt çetelerinin takibi için ortak hareket edilmesi istegi", Tarih: 3/4/1946, Dosya: 436301, Fon Kodu: 30..10.0.0., Yer No: 259.747..48.
Documents on British Foreign Policy (1919-1939), "Memorandum Respecting the Foreign Policy of His Majesty's Goverment with Alist of British Commitments in Their Relative Order of Importance: Turkey-Middle East, April 1927", First Series IA, Volume II, Chapter IV, H. M. Stationary Office, Edit By: W. N. Medlicott, M. A. D. Lit., Douglas Dakin, M. A, P. H. D., M. E. Lambert, M. A. London 1966, p. 794-795.
Documents on British Foreign Policy (1919-1939), "Correspondence Relating to Brtish Policy on Middle Eastern Questions: Conversation on British and Italian in Interest in the Area of Red Sea, 9 June 1926-10 February 1927", Series IA, Volume ?, Chapter TV, H. M. Stationary Office, Edit By: W. N. Medlicott, M. A. D. Lit, Douglas Dakin, ?. ?., P. H. D., M. E. Lambert, M. A. London 1966, p. 850-853.
Sûreli Yayinlar
Aksam
Cumhuriyet
Hâkimiyet-i Milliye
Hürriyet
ikdâm
Milliyet
The Times
Vakit
Yeni Istanbul Gazetesi
Yeni Sabah
Zaman
Resmi Yayinlar
Ayin Tarihi
Düstur, III. Tertip, C. 28.
T. B. M. M. G C. Z, C. Ill, Is Bankasi Yay., Ankara, 1985.
Kitap ve Makaleler
ABDURRAHMAN SEREF EFENDÌ (1895)Cograjya-i Ornami, Istanbul
AKÇORA Ergünöz (2004) "Cumhuriyetten Günümüze Turk-Irak Iliskileri ve Türkmenler", Ikinci Oria Dogu Semineri, Elazig, Mayis, C. I, s. 21-53.
AKDOGAN Lütfü (2007) Molla Mustafa Barraní Anlatiyor, Arkaplan Yayinlan, Istanbul.
AKGÜL Suat (2004) Musul Sorunu ve ? asturi Isy ant, Berikan Yayinlan, Ankara.
AKTAS Melih (2006) 1950-60 Demokrat Parti Dónemi Turk Sovyet ìliskilerinde Amerikan Faktörü, Sema Yayinlan, Istanbul.
ARI Tayyar (2004) Geçmisten Günümüze Oriadogu: Sijaset, Savas ve Diplomasi, Alfa Yayinlan, Istanbul.
ARI Tayyar (2007) Irak, Iran, ABD ve Petrol, Alfa Yayinlan, Istanbul.
Atatürk'ün Milli Dis Politikast (Milli Mücadele Dönemine Ait 100 Belge), 1919-1923, C. ?, Kultur Bakanligi Yayinlari, Ankara, 1994.
BAGO Hüseyin (1990) Demokrat Parti Dönemi Dis Politikast, ímge Yayinevi, Ankara.
BAGCI Hüseyin (200i)Türk Dis Politikasmda 1950'liYillar, ODTÜ Gelisme Vakfi Yay., 2. baski, Ankara.
BAGO Hüseyin (2004, "Demokrat Parti'nin Ortadogu Politikasi", Turk Dis Politikasinin Analisi, Derleyen: Faruk Sönmezoglu, Der Yayinlan, Istanbul, s. 101-134.
BAL idris (1982) 21. Yü^yilda Turk Dis Politikasi, Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayinlan, Ankara.
BAYATLI Nilüfer (1999) XVI.Yü^ilda Musul Eyalen, Ankara.
BAYKARA Tuncer (1988) Anadolu'nun Tarihi Cograjyasina Giris, Ankara.
BAYUR Yusuf Hikmet (1991) Turk ìnkilab Tarihi, Ciltll (Trablusgarp ve Balkan Savaslan, Osmanli Asyasi'nin Paylasilmasi îçin Anlasmalar, Kisim: III (Paylasimlar), TTK Yay., Ankara.
BEYATLI Aydin (1998) "Dünden Bugüne Irakli Türklerin Insan Haklan Beyannamesi", Misâk-i Milli ve Turk Dis Politikasinda Musul, Kerkiik ve Erbil Meselesi Sempo^yumu, ATAM Yayinlan, Ankara, s. 42.
BiLGÎN M. Siraç (1992) Barraní, Firat Yayinlan, Istanbul.
BORAK Sadi (1997) Atatürk-Gi^li Oturumlardaki Konusmalar, Kaynak Yayinlan, Istanbul.
BRZEZiNSKÎ Zbigniew (1988) Büyük Satranç Tahtasi, Sabah Kitaplan, Istanbul.
CAN Bilmez Bülent (2000) Demiryolundan Pétrole Chester Projesi (1908-1923), Tarih Vakfi Yayinlan, Istanbul.
CANATAN Yasar (1995) Türk-Irak Münasebetleri (1932-1959), Ankara.
ÇAY Abdülhaluk (1993) Her Yönüyle KürtDosyasi, Ankara.
ÇETÎNSAYA Gökhan (1998) "Türkiye'nin Arap Ortadogu'suna Yönelik Politikasina Bir Bakis (1923-1998)", A TA Dergisi, Selçuk Üniversitesi, Konya, Sayi 8, s. 45-46.
DARKOT Besim (1950) 'Irak", îskm Ansiklopedisi, Istanbul, C. V/2.
DEMÍRCÍ Fazil (1991) Irak Türklerinin Dünü-Bugünü, Ankara.
DEMIRCi Nefi (1990) Dünden Bugüne Kerkük (Kerkük'ün Siyasi Tarihi), Ey Dizgi Yayinlan, Istanbul.
DENOVO Jhon (1990) American Intemts and Policities in the Middle East (1900-1939), Minnesota University Press.
DUMAN Sabit (2005) "Ortadogu Krizleri ve Türkiye", Ankara Üniversitesi, Türk Inkilâp Tarihi Enstitüsü, Atatürk Yolu Dergisi, Sayi 35-36, Mayis-Kasim, s. 317.
EARLE Edward Mead (1972) Bagdat Demiryolu Savasi, Milliyet Yayinlan, Istanbul.
EDÍGER Volkan §. (2005) Osmanli'da Nefi ve Petrol, Ankara.
ERGÍN Feridun (1991) "Musul Sorunu ve Körfez Petrolieri", Atatürk Arastirma Merkest Dergisi, C. II, Sayi 20, Mart, s. 165-173.
ERKÍN Feridun Cernai (1987) Disislerinde 34 Yil, Amlar-Yorumlar, Cilt: I, Ankara, TTK
ERTUGRUL Ümit (2006) Irak Türkleri ve Türkiye, Kerkük Vakfi Yayinlan, Istanbul.
GÖKTAS Hidir (1991) Kürtlerl: ìsyan ve Tenkil, Alan Yayincilik, Istanbul.
GÖMEC Saadettin (1999) Türk Cumhuriyetleri ve Topluluklan Tarihi, Akçag Yayinlan, Ankara.
GÖNLÜBOL Mehmet-ÜLMAN Haluk (1996) Olajkrla Türk Dis Politikasi (1919-1995), Siyasal Yayinlan, Ankara.
GÖZEN Ramazan (2004) "Ortadogu'da Güc Dengeleri", 21. Yü^yilda Türk Dis Politikasi, Editor: idris Bai, Nobel Yayin Dagitim, Ankara, s. 643-650.
GÜNDÜZ Ahmet (2003) Osmanli Idaresinde Musul (1523-1639), Elazig.
GÜREL Sükrü Sina (1979) Ortadogu Petrolünün Uluslararasi Politikadaki Yeti, Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayinlari, Ankara.
HALLI Resat (1972) Türkiye Cumhuriyeti'nde Ayaklanmalar (1924-1938), Ankara.
HITTI Nassif (1994) "Super Guçlerin Stratejileri içinde Arap Dünyasi ve Türkiye", Arap-Türk ìliskilerinin Gelecegi (Milktkrarasi Platformda Co\üm Önerileri), Editor: Ali Çankinli, Timas Yayinlari, Istanbul, s. 467-477.
HURREWITZ J. C. (1956) Diplomacy in the Middle East (1914-1956), USA.
ÎLSEVEN Nebil (1991) 'Tetrol Sorunu", Ortadogu Sorunlan ve Türkiye, Editor: Haluk Ülman, Türkiye Sosyal Ekonomik Çalismalar Vakfi Yayini, Ankara, s. 79.
JWAIDEH Wadie (2008) Kürt Milliyetçiliginin Tarihi Kòkenleri ve Gelisimi, îletisim Yayinlan, Istanbul.
KARACAN Ali Naci (1993) Lo^an Konferansi ve îsmetPasa, Bugi Yayinevi, Ankara.
KARAKUS Erdogan (2004) ingili% Belgelerinde lkinci Dünya Savasi Öncesi Türk-lngiltere lliskileri (1938-1939), Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Baskanligi Yayinlan, Ankara.
KAYMAZ ihsan Seref (2003) Musul Sorunu (Petrol ve Kürt Sorunlanyla Baglantili TarihselSiyasal Bir lnceleme), Otopsi Yayinlan, Istanbul.
KAYRA Cahit (1995) 1938 Kusagi, Olaylar, Insanlar, Amlar, Ceni Yayinevi, Istanbul.
KULOGLU Armagan Kuloglu-SAKLAYA, F. Elif (2004) "Büyük Ortadogu ProJesi ve Türkiye", Stratejik Anali% Sayi 48, ASAM Yayinlan, Nisan, Ankara, s. 23-32.
KURUBAS Eroi (2003) "Irak Kürt Hareketi, Iç Çekisme-Dis Destek-Ayaklanma", Irak Kriiri (2002-2003), Der. Ümit Özdag-Sedat Laçiner-Serhat Erlernen, ASAM Yayinlan, Ankara, s. 21-43.
KUTSCHERA Chris (2001) Kürt Ulusal Hareketi, Avesta Yayinlan, Istanbul.
KÜRKCÜOGLU Ömer (1972) Türkiye'nin Arap Ortadogu'suna Karst Politikast (19451970), SBF Yayinlari, Ankara.
KÜRKCÜOGLU Ömer (1978) Türk-lngili^ lliskileri (1918-1926), Siyasal Bilgiler Yayinlan, Ankara.
KÜZECÍ Semsettin (2005) "Gavurbagi Kadiami: Kerkuk, 1946", Kerkük Oergisi, Sayi 2, Temmuz, s. 19.
LONGRIGG Stephen Hemsley (1968) Oil in the Middle Bast, Oxford University Press, London.
LONGRIGG Stephen Hemsley (1955) Iraq 1900 to 1950, A Political, Social and Economic, Oxford University Press, London.
MANSFIELD Peter (1973) The O toman Empire and its Successors, New York.
MC DOWAL DAVID (2004) Modem Kürt Tarihi, Çev. Nesenur Domaniç, Doruk Yayincilik, Istanbul.
MELEK Kemal (1983) îngili^Belgeleriyle Musul Sorunu 1890-1926, Istanbul.
MERAY Seha L.-OLCAY Osman (1977) Osmanli ïmparatorlugu'nun Cöküs Belgeleri (Mondros Birakismasi, Sevr Andlasmast lie llgili Beigeler), Siyasal Bilgiler Yayinlari, Ankara.
Milletler Cemiyeti Beigelerinden Musul Kerkük Sorunu ve Kürdistan'in Paylasimi, Haz. Hasan Hüseyin Yildinm, Istanbul, 1991.
MONROE Elizabeth (1963) Britain's Moment in the Middle East (1914-1956), London.
MOSLEY Leonard (1975) Petrol Savasi, C. I, Ankara.
MUMCU Ugur (1991) Kürt-íslam Ayaklanmasi (1919-1925), Istanbul
NAKÍP Mahir (2007) Kerkük'ün Kimligi, Bilgi Yayinevi, Ankara.
ORTAYLI Über (1983) Osmanli Imparatorlugu'nda Alman Nüfu^u, Kaynak Yayinlari, Istanbul
ÖKE Mim Kemal-MÜTERCiMLER Eroi (2004) Düsler ve Entrìkalar (Demokrat Partì Dönemi Turk Dis Politikasi), Istanbul.
ÖKE Mim Kemal (1992) Belgelerle Türk-Ingili^ lliskilerinde Musul ve Kurdistan Sorunu, (1918-1926), Türk Dünyasi Arasürma Enstitüsü Yayinlari, Ankara.
ÖZCAN Mesut (2003) Sorunlu Miras Irak, Istanbul.
SOYSAL Ismail (1989) Türkiye'nin Siyasal Antlasmabn (1920-1945), C. I, TTK, Ankara.
SAATÇI Suphi (2007) Tarihten Günümü\e Irak Türkmenleri, Ötüken Yayinevi, Istanbul.
SAMANCI Aziz Kadir (1999) Irak Türkmenleri 'nin Sijasi Tarihi, Bagdat.
SLUGLETT Marion Farouk-SLUGLETT Peter (1987) Iraq since 1958: From Revolution to Dictatorship, London.
SOYSAL Ismail (1998) Soguk Savas Dönemi ve Türkiye Olaylar Kronolojisi (1945-1975), Istanbul.
SOYSAL Ismail (1983) Tarihçeleri ve Aciklamalari ile Birlikte Türkiye'nin Sijasal Andlasmalan (1920-1945), I. Cut, Turk tarih Kurumu Basimevi, Ankara.
SOYSAL Ismail (1991) "1955 Bagdat Pakti", Belleten, 55/212, TTK Yayinlari, Ankara, Nisan, s. 229.
SOYSAL Ismail (1994) "1937 Sadabat Pakti", X. Turk Tarih Kongresi (Kongreye Sunulan Bildiriler), VI. Cilt, Turk Tarih Kurumu Yayinlari, Ankara, s. 3136-3139.
SÖNMEZOGLU Faruk (2004) Turk Dis ? olitikasimn Analisi, Der Yayinlari, Istanbul
STIVERS William (1982) Supremacy of Oil: Iraq, Turkey and the Anglo-American World Order (1918-1930), London.
SADTLLÍLÍ Vedat (1980) Türkiye'de Kiirtcülük Hareketleri ve ïsyanlar, C. I, Kon Yayinlan, Ankara.
SOMSIR Bilal N. (2001) Atatürk ve Yabanci Devlet Baskanlan, C. II, TTK, Ankara.
SIMSIR Bilal N. (1999) Dogunun Kahram am Atatürk, Bilgi Yayinevi, Ankara.
SIMSIR Bilal N. (2005) Ingili^Belgelerinde Atatürk (1919-1938), C. VI, TTK, Ankara.
SIMSIR Bilal N. (1975) lngiliZ Belgeleriyle Türkiye'de Kürt Sorunu, 1924-1938, Seyh Sait ve Dersim Ayaklanmalari, TTK, Ankara.
SIMSIR Bilal N. (2004)Türk-Irak lliskilerinde Türkmenler, Bilgi Yayinevi, Ankara.
SIMSIR Bilal N. (1990) Lo^an Telgraflan, C. III, TTK, Ankara.
TALABANÌ Nuri (2005) Kerkük Bölgesinin Araplastinlmasi, Çev. Zafer Avsar, Avesta Yayinlari, IstanbuL
TERZI Arzu (2007) Bagdat-Musul'da Pajlasilamajan Miras: Petnl ve Arairi (1876-1909), Istanbul
TERZI Arzu (2003) "Bagdat-Musul Petrolieri Üzerine Bir Degeriendirme", Irak Dosyasi I, Istanbul, s. 347-360.
TRÎPP Charles (2002) A History of Iraq, Cambridge Universiy Press.
Turk Dis politikasi, Kurtulus Savasi'ndan Bugüne Olgular, Belgeler, Yorumlar, Cilt. I (19191980), Editor: Baskin Oran, Iletisim Yayinlari, Istanbul, 2002.
Turk Parlammo Tarihi: TBMM IX. Oònem (1950-1954), C. I, C. Ili, C. IV, Derleyen: Kazim Öztürk ve Turk Parlamento Tarihi Arastirma Grubu, TBMM Vakfi Yayini, Ankara, 1998.
ULUGBAY Hikmet (2003) Imparatorluktan Cumhuriyete Petropolitik, Ankara.
USLU Nasuh (2000) TürkAmerikan ìliskileri, 21. Yüzyú Yayinlan, Ankara.
YAKUBOGLU Enver (1976) Irak Türkleri, Bogaziçi Yayinlari, Istanbul.
Yasayan Lozan, Editor: Çagn Erhan, Kultur ve Turizm Bakanligi Yayinlan, Ankara, 2003.
YAZICI Nevin (2010) Petml Çerçevesinde Musul Sorunu (1926-1955), Ötüken Yayinevi, Istanbul.
YERGÍN Daniel (1999) Petrol, Para ve Giiç Çatismasinm Epik Öykiisü, Türkiye Is Bankasi Yayinlan, Ankara.
YEÇILBURSA B. Kemal (2000) Ingiltere ve Amerika'nin Ortadogu Savunma Projeleri ve Türkiye (1950-1954), Ankara.
YESILBURSA B. Kemal (2009) 'Geçmisten Günümüze Irak Meselesi", Ga% Egitim F akültesi D ergisi, Cilt 29, Özel Sayi II, Temmuz, s. 1315-1343.
Ekler
CO730 / 107 / 9286: "Cabinet Meeting of 28 April 1926: Proposal for Turkish Participation in Royalties from Iraq Oil", 28 April-4May 1926.
GIZLI
Nevin Yazici
Baskent Universités!
Nevin YAZICI, Yrd.Doç.Dr., Baskent Ü Atatürk Ilkeleri Uygulama ve Arastirma Merke2i, Ankara. E-posta: nevinya2icil [email protected]
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer
Copyright Hacettepe University, Ataturk Institute for Modern Turkish History Fall 2011
Abstract
This study focuses on the Mosul Question in Turkish foreign policy between 1926 and 1956 within the framework of Turkey's relations with Iraq, the Middle Eastern states, England as well as the Western states. The main determinant that shapes the Mosul question is the oil, in other words the petroleum politics of Mosul. Turkey enjoyed the right of usage of the oil in Mosul between 1926 and 1956. Due to the oil resources in Mosul, the problematic heritage of the Ottomans for the Republic of Turkey, there had been a strong rivalry among the great powers for sovereignty, dominance and attainment of privileges in the region since the 19th Century. Turkey's geographical closeness to the oil resources in Mosul and the common cultural, religious and ethnic features between Turkish and Iraqi people were used as motives of provocation and chaotic atmosphere in the area by the great powers to acquire control over the oil as well as Turkey herself. Such a circumstance helped Turkey have a strategic superiority on the others whereas it also made the country a potential target for the external and internal powers. In addition, problems that Turkey challanged in her foreign policy between 1926 and 1956 are adressed within the framework of the local and international conjuncture. Moreover, this study refers to the bileteral relations and the agreements signed that served for the settlement of the disputes. [PUBLICATION ABSTRACT]
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer